%30
Nişancı Metin Aktaş
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786052930120
Boyut
16.00x23.50
Sayfa Sayısı
496
Basım Yeri
Diyarbakır
Baskı
1
Basım Tarihi
2018-10
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Nişancı

Yazar: Metin Aktaş
Yayınevi : Aram Yayınları
40,00TL
28,00TL
%30
Satışta değil
9786052930120
765251
Nişancı
Nişancı
28.00

Gece saat on bir sularında Harput'un ve Elaziz'in bütün cezaevlerinde sürgüne gönderilen altı yüz kırk mahkûm Kale Hamamı önündeki meydanda toplanmıştı. Ana baba günüydü. Bir saat önce yağmaya başlayan kar top­rağı beyaz bir kefen gibi sarmıştı. Önceleri yavaş yavaş gökyüzünde dolanarak toprağa düşen kar taneleri şimdi kürekten boşanırcasına yağıyordu. Bizi cezaevinde dı­şarı çıkarırken ikişer kişilik gruplara bölerek ellerimizi birbirine kelepçeledikten sonra Diyarbekir'de yola çıka­rılırken yaptıkları gibi ard arda dizerek zincirlerle bağ­ladılar. Şimdi Kale Hamamı önündeki meydanda, farklı cezaevinden getirilen mahkûmlar yeniden arka arkaya dizilip birbirine kelepçelenerek zincirlerle bağlanıyordu.

Sürgün kafilesini yola çıkaracak süvari birliği bir yandan bizi yola çıkarmaya hazırlarken, bir yandan da atlarını ve kendilerini yolculuğa hazırlıyorlardı. Mahkûmların çoğu tek kelime bile Türkçe bilmediği için askerler mahkûmlarla iletişim kurmakta zorlanıyor, bu da işlerin daha ağır yürü­mesine neden oluyordu. Bu hazırlıklar saatlerce sürdü. Sa­baha doğru yola çıktığımızda kar dizlerimize ulaşıyordu...

  • Açıklama
    • Gece saat on bir sularında Harput'un ve Elaziz'in bütün cezaevlerinde sürgüne gönderilen altı yüz kırk mahkûm Kale Hamamı önündeki meydanda toplanmıştı. Ana baba günüydü. Bir saat önce yağmaya başlayan kar top­rağı beyaz bir kefen gibi sarmıştı. Önceleri yavaş yavaş gökyüzünde dolanarak toprağa düşen kar taneleri şimdi kürekten boşanırcasına yağıyordu. Bizi cezaevinde dı­şarı çıkarırken ikişer kişilik gruplara bölerek ellerimizi birbirine kelepçeledikten sonra Diyarbekir'de yola çıka­rılırken yaptıkları gibi ard arda dizerek zincirlerle bağ­ladılar. Şimdi Kale Hamamı önündeki meydanda, farklı cezaevinden getirilen mahkûmlar yeniden arka arkaya dizilip birbirine kelepçelenerek zincirlerle bağlanıyordu.

      Sürgün kafilesini yola çıkaracak süvari birliği bir yandan bizi yola çıkarmaya hazırlarken, bir yandan da atlarını ve kendilerini yolculuğa hazırlıyorlardı. Mahkûmların çoğu tek kelime bile Türkçe bilmediği için askerler mahkûmlarla iletişim kurmakta zorlanıyor, bu da işlerin daha ağır yürü­mesine neden oluyordu. Bu hazırlıklar saatlerce sürdü. Sa­baha doğru yola çıktığımızda kar dizlerimize ulaşıyordu...

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat