%35
Yeniden Sanat ve Hayat Dergisi Sayı: 48 / 14 - İlkbahar 2019 Kollektif
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
3990000020516
Boyut
20.00x29.50
Sayfa Sayısı
104
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2019-04
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Yeniden Sanat ve Hayat Dergisi Sayı: 48 / 14 - İlkbahar 2019

10,00TL
6,50TL
%35
Satışta değil
3990000020516
786656
Yeniden Sanat ve Hayat Dergisi Sayı: 48 / 14 - İlkbahar 2019
Yeniden Sanat ve Hayat Dergisi Sayı: 48 / 14 - İlkbahar 2019
6.50

Merhaba

Kimimizin parmak uçlarını, kimimizin de derme çatma evinin pençerelerinden girerek yatağını buz kestiren, buna karşın kimilerinin ihtişamlı, civarında kuş bile uçamayacak kadar izole saraylarına değmeyen, işlemeyen soğuğun yegane taşıyıcısı kış, nihayet yerini rengarenk dallara, bahara bırakıyor. Bahar da diğer mevsimler gibi, herkeste farklı hisler uyandırsa da, temelinde bize umudu, direnişi ve tatlı sıcaklığı şimdiden hissettiriyor. Cemrelerde, Newroz'la ilk coşkularını hissettiğimiz bahar yavaş yavaş bizi kendi sıcaklığına alıştırsa da, üzerimizdeki baskıları görmezden gelmek ne yazık ki o denli kolay olmuyor.

Her gün artan baskılara, her gün kendini daha fazla hissettiren yoksulluğa rağmen baharın gelişiyle umutlarımız ve mücadelemiz büyüyor, gerek sokaklarda, gerek ev ve iş yerlerimizde gösterdiğimiz direniş yavaş yavaş meyvelerini vermeye, dalları tomurcuklandırmaya başlıyor.

Bahardan, direniş ve mücadeleden bahsetmişken, bu sayımızın konusu "Teslimiyet ve Direnişte Aydın" olarak belirlemeyi uygun gördük. Bu başlığın, dünden bugüne tüm süreçleri gözeterek, yaşananmış baskılarkarşısında sanatın sanatçının tutumu ile nasıl şekillendiğini görmek için iddeal olacağına inanmaktayız. Her gün artmakta olan tecrit, tehdit, baskı ve il örneklerini Platon döneminde gördüğümüz sansür karşısında tutumları daha da netleşen aydın ve sanatçılarımızın halkta yarattığı etkinin bizleri aydınlık yarınlara ne kadar da hızlı götüreceğinin bilincindeyiz.

  • Açıklama
    • Merhaba

      Kimimizin parmak uçlarını, kimimizin de derme çatma evinin pençerelerinden girerek yatağını buz kestiren, buna karşın kimilerinin ihtişamlı, civarında kuş bile uçamayacak kadar izole saraylarına değmeyen, işlemeyen soğuğun yegane taşıyıcısı kış, nihayet yerini rengarenk dallara, bahara bırakıyor. Bahar da diğer mevsimler gibi, herkeste farklı hisler uyandırsa da, temelinde bize umudu, direnişi ve tatlı sıcaklığı şimdiden hissettiriyor. Cemrelerde, Newroz'la ilk coşkularını hissettiğimiz bahar yavaş yavaş bizi kendi sıcaklığına alıştırsa da, üzerimizdeki baskıları görmezden gelmek ne yazık ki o denli kolay olmuyor.

      Her gün artan baskılara, her gün kendini daha fazla hissettiren yoksulluğa rağmen baharın gelişiyle umutlarımız ve mücadelemiz büyüyor, gerek sokaklarda, gerek ev ve iş yerlerimizde gösterdiğimiz direniş yavaş yavaş meyvelerini vermeye, dalları tomurcuklandırmaya başlıyor.

      Bahardan, direniş ve mücadeleden bahsetmişken, bu sayımızın konusu "Teslimiyet ve Direnişte Aydın" olarak belirlemeyi uygun gördük. Bu başlığın, dünden bugüne tüm süreçleri gözeterek, yaşananmış baskılarkarşısında sanatın sanatçının tutumu ile nasıl şekillendiğini görmek için iddeal olacağına inanmaktayız. Her gün artmakta olan tecrit, tehdit, baskı ve il örneklerini Platon döneminde gördüğümüz sansür karşısında tutumları daha da netleşen aydın ve sanatçılarımızın halkta yarattığı etkinin bizleri aydınlık yarınlara ne kadar da hızlı götüreceğinin bilincindeyiz.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat