%20
Vazgeçemediklerinin Toplamıdır İnsan Erdoğan Özmen
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789750521614
Boyut
13.00x19.50
Sayfa Sayısı
263
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
3
Basım Tarihi
2021-11
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Vazgeçemediklerinin Toplamıdır İnsanYas, Melankoli, Depresyon

63,50TL
50,80TL
%20
Satışta değil
9789750521614
658961
Vazgeçemediklerinin Toplamıdır İnsan
Vazgeçemediklerinin Toplamıdır İnsan Yas, Melankoli, Depresyon
50.80

“Nereye dönse, ne yapsa vazgeçemediği ve bırakamadığı şeylerin toplamıdır insan. Onların içimizde birikmesidir varlığımızın esasını oluşturan. Kristaller halinde içimizde çökelmesi, yer etmesidir. En baştan bizi orada bekleyen, verili bir kimlikle, ‘fıtratımıza' kayıtlı bir özle başlamayız hayata. (...) yüce bir gayretle adeta yoktanvar ederek adım adım inşa ederiz kendimizi. Yaşadığımız bütün ayrılıkların, kayıpların ve hüsranların yasını tutarak, onlardan ve bozulan her ilişkiden, sevdiklerimizi inciten ve acıtan her şeyden kendimizi de sorumlu sayarak insan oluruz. Hiç terk etmeden. Her kayıpta, kaybettiğimiz kişi ya da şeyle özdeşleşerek. Onların gölgesini üstümüze düşüre düşüre kurarız benliğimizi. Varlığımızın en içinde, her birimizi vefasızlıktan ve kadir-kıymet bilmezlikten esirgeyen güçlü bir çekirdeği muhafaza ederek. (...) Teşekkür etmeyi ve minnet duymayı ta başta öğreniriz.”

Travmaların üst üste geldiği, yoğun ve “kötü” duygularla hemhal olduğumuz zamanlardayız. Yas tutuyor veya daha kötüsü tutamıyor, hüzne boğuluyor, çaresizlik hissediyor, karşılaştığımız sevgisizlik ve nefret karşısında dehşete düşüyoruz. Duygular, geldiği gibi yaşanır elbette. Ama onlarla nasıl yaşayacağımız üzerine düşünmemiz gereken bir mesele.

Erdoğan Özmen, duygularla aklın, duygularla politikanın iki alakasız küre olmadığını gösteriyor bu kitabında da. Başta yas ve melankoli olmak üzere, duygu durumlarımız üzerine düşünüyor. Gayet yalın, kötülük ve iyilik üzerine düşünüyor aslında.

Yüzleştiği hüzne katılan bir üslupla, ama hem de tutkuyla, yaşam sevgisiyle yazılmış denemeler.

  • Açıklama
    • “Nereye dönse, ne yapsa vazgeçemediği ve bırakamadığı şeylerin toplamıdır insan. Onların içimizde birikmesidir varlığımızın esasını oluşturan. Kristaller halinde içimizde çökelmesi, yer etmesidir. En baştan bizi orada bekleyen, verili bir kimlikle, ‘fıtratımıza' kayıtlı bir özle başlamayız hayata. (...) yüce bir gayretle adeta yoktanvar ederek adım adım inşa ederiz kendimizi. Yaşadığımız bütün ayrılıkların, kayıpların ve hüsranların yasını tutarak, onlardan ve bozulan her ilişkiden, sevdiklerimizi inciten ve acıtan her şeyden kendimizi de sorumlu sayarak insan oluruz. Hiç terk etmeden. Her kayıpta, kaybettiğimiz kişi ya da şeyle özdeşleşerek. Onların gölgesini üstümüze düşüre düşüre kurarız benliğimizi. Varlığımızın en içinde, her birimizi vefasızlıktan ve kadir-kıymet bilmezlikten esirgeyen güçlü bir çekirdeği muhafaza ederek. (...) Teşekkür etmeyi ve minnet duymayı ta başta öğreniriz.”

      Travmaların üst üste geldiği, yoğun ve “kötü” duygularla hemhal olduğumuz zamanlardayız. Yas tutuyor veya daha kötüsü tutamıyor, hüzne boğuluyor, çaresizlik hissediyor, karşılaştığımız sevgisizlik ve nefret karşısında dehşete düşüyoruz. Duygular, geldiği gibi yaşanır elbette. Ama onlarla nasıl yaşayacağımız üzerine düşünmemiz gereken bir mesele.

      Erdoğan Özmen, duygularla aklın, duygularla politikanın iki alakasız küre olmadığını gösteriyor bu kitabında da. Başta yas ve melankoli olmak üzere, duygu durumlarımız üzerine düşünüyor. Gayet yalın, kötülük ve iyilik üzerine düşünüyor aslında.

      Yüzleştiği hüzne katılan bir üslupla, ama hem de tutkuyla, yaşam sevgisiyle yazılmış denemeler.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat