%30
Ufkun Bittiği Yer Sezen Özol
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059490368
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
272
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2019-01
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Ufkun Bittiği Yer

Yazar: Sezen Özol
Yayınevi : Ceren Yayıncılık
45,00TL
31,50TL
%30
Satışta değil
9786059490368
791295
Ufkun Bittiği Yer
Ufkun Bittiği Yer
31.50

''Onlar, ufkun bittiği yerden geliyor, hasret giderdikten ve yeni sevdalar, yeni tutkular arayıp bulduktan sonra, dönüp dolaşıp gene ufkun bittiği yere gidiyorlardı."

"Karşısında tablo değil, aç bir insan vardı. Midesi ile yemeğe, ruhu ile sevgiye aç ve ikisinden de mahrum olduğu için özgürlüğe hasret bir insan. Kendi gençlik günlerine benzettiği, istediğini bilen, aç kalmaya razı olsa bile aşağılanmayı kabul edemeyen, baş eğmeyi kendine yediremeyen bir genç kız."

"Ben ben deyip durma. Kim olduğunu düşündün mü hiç? Kimsin sen, nesin? Sen, bazen bir kırmızı karanfilin, ot biçen çiftçilerin, duvarlara abuk sabuk yazılar yazan gençlerin, bilmem kaç sene önce bir horozun boynuna renkli kurdele takarak işgalci Alman askerlerine sözde kafa tutan yaşlı kadının arkasına saklanan bir korkaksın. Herkese tepeden bakmak, ukalalık etmek hakkını nereden alıyorsun? Sen önce kendine bak, ne var bundaymış!"

"Burası neresi ise, ay bile yok" dedi. "Oysa gecenin karanlığına ışık olsun diye onu ben kendi ellerimle iliştirmiştim gökyüzüne..."
"Zıtlıklar" dedi Marx. "Bunu herkesten daha iyi senin anlaman gerekir. Yani resimlerindeki kahramanlar değil mi karanlıklarda ışık arayanlar? Kör karanlıklar içinde ışık aramakta bir çelişki yok mu sence?"

  • Açıklama
    • ''Onlar, ufkun bittiği yerden geliyor, hasret giderdikten ve yeni sevdalar, yeni tutkular arayıp bulduktan sonra, dönüp dolaşıp gene ufkun bittiği yere gidiyorlardı."

      "Karşısında tablo değil, aç bir insan vardı. Midesi ile yemeğe, ruhu ile sevgiye aç ve ikisinden de mahrum olduğu için özgürlüğe hasret bir insan. Kendi gençlik günlerine benzettiği, istediğini bilen, aç kalmaya razı olsa bile aşağılanmayı kabul edemeyen, baş eğmeyi kendine yediremeyen bir genç kız."

      "Ben ben deyip durma. Kim olduğunu düşündün mü hiç? Kimsin sen, nesin? Sen, bazen bir kırmızı karanfilin, ot biçen çiftçilerin, duvarlara abuk sabuk yazılar yazan gençlerin, bilmem kaç sene önce bir horozun boynuna renkli kurdele takarak işgalci Alman askerlerine sözde kafa tutan yaşlı kadının arkasına saklanan bir korkaksın. Herkese tepeden bakmak, ukalalık etmek hakkını nereden alıyorsun? Sen önce kendine bak, ne var bundaymış!"

      "Burası neresi ise, ay bile yok" dedi. "Oysa gecenin karanlığına ışık olsun diye onu ben kendi ellerimle iliştirmiştim gökyüzüne..."
      "Zıtlıklar" dedi Marx. "Bunu herkesten daha iyi senin anlaman gerekir. Yani resimlerindeki kahramanlar değil mi karanlıklarda ışık arayanlar? Kör karanlıklar içinde ışık aramakta bir çelişki yok mu sence?"

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat