Türkiye'nin Demokrasi Tarihi (1839-1950) %15 indirimli Tevfik Çavdar
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789755331126
Boyut
13.50x20.00
Sayfa Sayısı
589
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
6
Basım Tarihi
2019-08
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Türkiye'nin Demokrasi Tarihi 1839-1950

56,10TL
Satışta değil
9789755331126
365083
Türkiye'nin Demokrasi Tarihi 1839-1950
Türkiye'nin Demokrasi Tarihi 1839-1950
56.10

Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nde “Politikadaki hürriyet bir yığın hürriyetsizliğin anahtarı veya ardına kadar açık kapıdır” diyor. Bu çok önemli ve aynı zamanda çok acı bir saptamadır. Tanpınar şöyle devam ediyor:

“Ben bu kadar kendi zıddı ile beraber gelen ve zıtların altında kaybolan nesne görmedim. Kısa ömrümde yedi-sekiz defa memleketimize geldiğini işittim. Neyin? Hürriyetin... Bir kere bile kimse bana gittiğini söylemediği halde yedi-sekiz defa geldi. Ve o geldi diye sevincimizden davul-zurna sokaklara fırladık. Bu hürriyeti sımsıkı yakalayamadığımıza göre, demek ki kimsenin ona ihtiyacı yok.”

Türkiye'de hürriyet 1908 kuşağının özlemiydi. Bir heves, içeriğini anlamadan peşinden koştuk. Ama o füsunkâr hürriyeti yitirdiğimizi bile fark etmedik. Bu kitap Türkiye'de demokrasinin ilk yüzyılına değiniyor. Bu yüzyılda, demokrasiyi, onunla özdeş olan hürriyetler kümesini özümsediğimiz pek söylenemez. Türkiye'nin demokrasi tarihini bu gözle yeniden değerlendirmeliyiz.

Galiba demokrasiyi istemedik.

  • Açıklama
    • Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nde “Politikadaki hürriyet bir yığın hürriyetsizliğin anahtarı veya ardına kadar açık kapıdır” diyor. Bu çok önemli ve aynı zamanda çok acı bir saptamadır. Tanpınar şöyle devam ediyor:

      “Ben bu kadar kendi zıddı ile beraber gelen ve zıtların altında kaybolan nesne görmedim. Kısa ömrümde yedi-sekiz defa memleketimize geldiğini işittim. Neyin? Hürriyetin... Bir kere bile kimse bana gittiğini söylemediği halde yedi-sekiz defa geldi. Ve o geldi diye sevincimizden davul-zurna sokaklara fırladık. Bu hürriyeti sımsıkı yakalayamadığımıza göre, demek ki kimsenin ona ihtiyacı yok.”

      Türkiye'de hürriyet 1908 kuşağının özlemiydi. Bir heves, içeriğini anlamadan peşinden koştuk. Ama o füsunkâr hürriyeti yitirdiğimizi bile fark etmedik. Bu kitap Türkiye'de demokrasinin ilk yüzyılına değiniyor. Bu yüzyılda, demokrasiyi, onunla özdeş olan hürriyetler kümesini özümsediğimiz pek söylenemez. Türkiye'nin demokrasi tarihini bu gözle yeniden değerlendirmeliyiz.

      Galiba demokrasiyi istemedik.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat