%25
Sultan II. Abdülhamid ve Zamanı %30 indirimli Ahmet Semih Mümtaz
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789944486835
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
376
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2008-10
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Sultan 2. Abdülhamid ve Zamanı

29,00TL
21,75TL
%25
Satışta değil
9789944486835
433678
Sultan 2. Abdülhamid ve Zamanı
Sultan 2. Abdülhamid ve Zamanı
21.75
Sultan II. Abdülhamid ve Zamanında, öldürülmekten ve hürriyetten korkan bir padişahın, Sultan II. Abdülhamid'in hayatına dair pek çok ayrıntı birinci derece yakın tanıklar tarafından dile getiriliyor. Tarihimizde Hayal Olmuş Hakikatler adlı eseriyle tanınan Ahmet Semih Mümtaz'ın gazete ve dergilerde kalmış yazılarından oluşturulan bu kitapta ayrıca dönemin sosyal ve siyasi olayları, devlet adamları, İstanbul ve taşra yaşantısı, eski İstanbul'un ve Boğaziçi'nin unutulan özellikleri ve mekânları da anlatılmaktadır."Boğazına düşkün olmayan padişah, ne zaman karnı acıkırsa o zaman yemek yerdi ve hangi dairede veya odada bulunuyorsa oracıkta yerdi. Ancak kendisine mahsus bir yemek odası yoktu. Onun için şurada burada yemek yerdi. Bazen bulunduğu mahalde sofrayı kurmak müşkülatı görülünce gülerek şunları söylerdi. "Daha bir yemek odamız yok, bu göçebelikten ne zaman kurtulacağız" dermiş. Bunu ikinci kilercisi Hüseyin Efendi'den duymuştum.
  • Açıklama
    • Sultan II. Abdülhamid ve Zamanında, öldürülmekten ve hürriyetten korkan bir padişahın, Sultan II. Abdülhamid'in hayatına dair pek çok ayrıntı birinci derece yakın tanıklar tarafından dile getiriliyor. Tarihimizde Hayal Olmuş Hakikatler adlı eseriyle tanınan Ahmet Semih Mümtaz'ın gazete ve dergilerde kalmış yazılarından oluşturulan bu kitapta ayrıca dönemin sosyal ve siyasi olayları, devlet adamları, İstanbul ve taşra yaşantısı, eski İstanbul'un ve Boğaziçi'nin unutulan özellikleri ve mekânları da anlatılmaktadır."Boğazına düşkün olmayan padişah, ne zaman karnı acıkırsa o zaman yemek yerdi ve hangi dairede veya odada bulunuyorsa oracıkta yerdi. Ancak kendisine mahsus bir yemek odası yoktu. Onun için şurada burada yemek yerdi. Bazen bulunduğu mahalde sofrayı kurmak müşkülatı görülünce gülerek şunları söylerdi. "Daha bir yemek odamız yok, bu göçebelikten ne zaman kurtulacağız" dermiş. Bunu ikinci kilercisi Hüseyin Efendi'den duymuştum.
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat