%25
Şehir ve Şuur %15 indirimli Nidayi Sevim
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059790062
Boyut
13.00x19.50
Sayfa Sayısı
152
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2015-08
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Şehir ve Şuur

40,00TL
30,00TL
%25
Satışta değil
9786059790062
618369
Şehir ve Şuur
Şehir ve Şuur
30.00

Hazırlıksız yakalandığımız, bünyemizle uyuşmayan modern, kapitalist yaşam biçimi bizleri durup düşünmekten alıkoydu. Arkamıza dönüp bakamaya dahi fırsatımız yok. Kısacası şehrin ruhunu okuyamıyoruz. Durumumuz üretim bandındaki makine dişlisinden farksız. Oysa tarihi-kültürel mirasımız şehirlerin hafızasıdır ve geçmişle geleceği birbirine bağlar.

Geleneğinden habersiz, hafızasını kaybetmiş şehir, beton ve demir yığınından ibarettir. Geleceğini de inşa edemez. Şehrin özellikle iç kısımlarında ikamet eden, çalışan insanlarımız dahi her gün gidip geldikleri yolu değiştirip farklı bir yolu denemez. Halbuki bir arka sokakta belki elli yıldır görmediği ecdat yadigarı sanat harikası bir çeşme, kütüphane, hamam veya bir lezzet durağı vardır. Mesela tarihi yapıların güneye bakan cephelerindeki merhamet abidesi kuş evlerini, yine camilerin dış duvarında silinmeye yüz tutmuş güneş saatlerini, köşe başlarında hala kalıntıları bulunan zarafet sembolü sadaka taşlarını kaç şehirlimiz bilir?

Şehrin kadim hikayeleri, ruhu ve zenginliği işte bu detaylarda gizlenmiş keşfedilmeyi bekliyor.

Fakat bu keşfi, gözlemlemeyi yapmak için farkındalık lazım. Zamanın hızını bazı zamanlarda farklı yönlere itip arkamızda, sağımızda, solumuzda neyimiz kalmış, hangi değerlerimizi görmezden gelmişiz öğrenmeliyiz. Ancak o zaman şehri anlayabilir, hissedebilir, yaşayabilir ve şehirli olabiliriz…

  • Açıklama
    • Hazırlıksız yakalandığımız, bünyemizle uyuşmayan modern, kapitalist yaşam biçimi bizleri durup düşünmekten alıkoydu. Arkamıza dönüp bakamaya dahi fırsatımız yok. Kısacası şehrin ruhunu okuyamıyoruz. Durumumuz üretim bandındaki makine dişlisinden farksız. Oysa tarihi-kültürel mirasımız şehirlerin hafızasıdır ve geçmişle geleceği birbirine bağlar.

      Geleneğinden habersiz, hafızasını kaybetmiş şehir, beton ve demir yığınından ibarettir. Geleceğini de inşa edemez. Şehrin özellikle iç kısımlarında ikamet eden, çalışan insanlarımız dahi her gün gidip geldikleri yolu değiştirip farklı bir yolu denemez. Halbuki bir arka sokakta belki elli yıldır görmediği ecdat yadigarı sanat harikası bir çeşme, kütüphane, hamam veya bir lezzet durağı vardır. Mesela tarihi yapıların güneye bakan cephelerindeki merhamet abidesi kuş evlerini, yine camilerin dış duvarında silinmeye yüz tutmuş güneş saatlerini, köşe başlarında hala kalıntıları bulunan zarafet sembolü sadaka taşlarını kaç şehirlimiz bilir?

      Şehrin kadim hikayeleri, ruhu ve zenginliği işte bu detaylarda gizlenmiş keşfedilmeyi bekliyor.

      Fakat bu keşfi, gözlemlemeyi yapmak için farkındalık lazım. Zamanın hızını bazı zamanlarda farklı yönlere itip arkamızda, sağımızda, solumuzda neyimiz kalmış, hangi değerlerimizi görmezden gelmişiz öğrenmeliyiz. Ancak o zaman şehri anlayabilir, hissedebilir, yaşayabilir ve şehirli olabiliriz…

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat