%35
Osmanlı'da İktidar Kavgaları ve Hanedan İçi Kıyımlar Ahmet Haldun Terz
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059127431
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
464
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2015-12
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Osmanlı'da İktidar Kavgaları ve Hanedan İçi Kıyımlar

100,00TL
65,00TL
%35
Satışta değil
9786059127431
701339
Osmanlı'da İktidar Kavgaları ve Hanedan İçi Kıyımlar
Osmanlı'da İktidar Kavgaları ve Hanedan İçi Kıyımlar
65.00

Osmanlılar…

Üç kıtada hüküm sürmüş büyük imparatorluğun sahipleri. Devleti yöneten, devlete ad veren hanedan… Neler yaşadılar kendi içlerinde? Ne acılara ortak oldular? Hanedan içi kavgalar, kıyımlar, ölümler neyin göstergesiydi?

Yaşananların zamanın gereği ve kaçınılmaz olduğu konusunda emindi kimileri.Kimileri ise bunun bir vahşi gösteri olduğu iddiasında…Nedeni ne olursa olsun, bu işlere karar verenler, o devirleri yaşayanlar, mutlaka en uygun gerekçeleri üretecekler ve haklılıklarını anlatacaklardı. Öyle yaptılar.

Hatta zamanı dosdoğru anlatmak üzere ilim yapmış, eli kalem tutan tarihçiler, devletin bekası ve nizamı alem için bu ölümlerin gerektiğini değişik yollarla anlatmaya çalıştılar.

Bugün o zamanı, o tavrı tenkit etmek gereği hasıl olduğunda; kardeşin kardeşi, atanın oğlu yok etmesini sanki bir gereklilikmiş gibi gösteren geçmiş yağcısı tarihçilerimiz olsa da; kimse, ama hiç kimse bu davranışları normal ve geçerli gösteremez. Katliamlara ve ölümlere gerekçe uydurma sıkıntısı sürecektir. Çünkü cevabı olmayan çok konu vardır.

Neden?

Hanedan içi kıyımları uygun bir dille töreselleştirip mazur göstermek isteyenler; yaşanan acılara ortaktırlar.

Belki de en son varılacak nokta şuydu: Kendi içlerindeki kavgalar kimseyi ilgilendirmezdi. Akan onların kanı, giden onların canıydı. Sebebi de belliydi: Devlette ikiliğe aman vermemek.

Doğrusu bu muydu?

Okuyun ve siz karar verin!

  • Açıklama
    • Osmanlılar…

      Üç kıtada hüküm sürmüş büyük imparatorluğun sahipleri. Devleti yöneten, devlete ad veren hanedan… Neler yaşadılar kendi içlerinde? Ne acılara ortak oldular? Hanedan içi kavgalar, kıyımlar, ölümler neyin göstergesiydi?

      Yaşananların zamanın gereği ve kaçınılmaz olduğu konusunda emindi kimileri.Kimileri ise bunun bir vahşi gösteri olduğu iddiasında…Nedeni ne olursa olsun, bu işlere karar verenler, o devirleri yaşayanlar, mutlaka en uygun gerekçeleri üretecekler ve haklılıklarını anlatacaklardı. Öyle yaptılar.

      Hatta zamanı dosdoğru anlatmak üzere ilim yapmış, eli kalem tutan tarihçiler, devletin bekası ve nizamı alem için bu ölümlerin gerektiğini değişik yollarla anlatmaya çalıştılar.

      Bugün o zamanı, o tavrı tenkit etmek gereği hasıl olduğunda; kardeşin kardeşi, atanın oğlu yok etmesini sanki bir gereklilikmiş gibi gösteren geçmiş yağcısı tarihçilerimiz olsa da; kimse, ama hiç kimse bu davranışları normal ve geçerli gösteremez. Katliamlara ve ölümlere gerekçe uydurma sıkıntısı sürecektir. Çünkü cevabı olmayan çok konu vardır.

      Neden?

      Hanedan içi kıyımları uygun bir dille töreselleştirip mazur göstermek isteyenler; yaşanan acılara ortaktırlar.

      Belki de en son varılacak nokta şuydu: Kendi içlerindeki kavgalar kimseyi ilgilendirmezdi. Akan onların kanı, giden onların canıydı. Sebebi de belliydi: Devlette ikiliğe aman vermemek.

      Doğrusu bu muydu?

      Okuyun ve siz karar verin!

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat