%25
Osmanlı Yazınında Erkek-Lik(Ler) Kurgusu Bahar Gökpınar
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059521925
Boyut
13.50x21.50
Sayfa Sayısı
168
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2018-09
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Osmanlı Yazınında Erkek-Lik(Ler) Kurgusu17-18-19. Yüzyıl Edebi Metinlerinde Bitmeyen Dönüşüm

25,00TL
18,75TL
%25
Satışta değil
9786059521925
762086
Osmanlı Yazınında Erkek-Lik(Ler) Kurgusu
Osmanlı Yazınında Erkek-Lik(Ler) Kurgusu 17-18-19. Yüzyıl Edebi Metinlerinde Bitmeyen Dönüşüm
18.75

Tarihin ötekisi çoğu zaman, aslında her zaman, kadınlar olmuştur. Tarihsel düzlemde gerçekten var olup olmadıkları veya görünmez kılınıp kılınmadıkları hakkındaki şüpheler ve tartışmalar bir yana, edebiyat tarihlerinin üreteni, üretileni ve muhatabı olarak da hep daha geride yer almışlardır.

Peki ya diğer yarısı, erkekler? Onlar, feminist tarihyazımının (büyük ölçüde haklı gerekçelerle) iddia ettiği kadar, ataerkil dünyamızın en görünür yarısı mıdır? Görünmeyen, gösterilmeyen ya da değişen tarafları var mıdır? Erkekler de, kadınlar kadar olmasa da, ataerkillikten zarar görmüş müdür? Kendileri için biçilen ve/ya bizzat içine doğdukları eril kimlikte neyi, nerede, nasıl anlamlandırmışlardır? Erkeklerin taşıdığı toplumsal cinsiyet rolleri, yüzlerce yıl önce üretilmiş edebiyat verimlerindeki ‘farklı, öznel ve deneyimsel' erkek-lik(ler) üzerinden okunabilir mi?

Bu kitap, kendi ötekilerini yaratan ve yaratmaya devam eden erkeklerin, çevremizde hemen her gün karşılaştığımız erkek-lik hâllerini geçmişe dönük bir perspektifle inceleme çabasından ibarettir. Diğer taraftan, Osmanlı edebiyatını tekdüze ve ezber yargılarla anlama çabamızdan bir uzaklaşma denemesi olan bu çalışma, erkek kanonun üretip tükettiği bir yazın dünyasının esasen, erkek-lik(ler) açısından nasıl bir çeşitlilik ve deneyimler bütünü içerdiğini de ortaya koymayı amaçlamıştır.

  • Açıklama
    • Tarihin ötekisi çoğu zaman, aslında her zaman, kadınlar olmuştur. Tarihsel düzlemde gerçekten var olup olmadıkları veya görünmez kılınıp kılınmadıkları hakkındaki şüpheler ve tartışmalar bir yana, edebiyat tarihlerinin üreteni, üretileni ve muhatabı olarak da hep daha geride yer almışlardır.

      Peki ya diğer yarısı, erkekler? Onlar, feminist tarihyazımının (büyük ölçüde haklı gerekçelerle) iddia ettiği kadar, ataerkil dünyamızın en görünür yarısı mıdır? Görünmeyen, gösterilmeyen ya da değişen tarafları var mıdır? Erkekler de, kadınlar kadar olmasa da, ataerkillikten zarar görmüş müdür? Kendileri için biçilen ve/ya bizzat içine doğdukları eril kimlikte neyi, nerede, nasıl anlamlandırmışlardır? Erkeklerin taşıdığı toplumsal cinsiyet rolleri, yüzlerce yıl önce üretilmiş edebiyat verimlerindeki ‘farklı, öznel ve deneyimsel' erkek-lik(ler) üzerinden okunabilir mi?

      Bu kitap, kendi ötekilerini yaratan ve yaratmaya devam eden erkeklerin, çevremizde hemen her gün karşılaştığımız erkek-lik hâllerini geçmişe dönük bir perspektifle inceleme çabasından ibarettir. Diğer taraftan, Osmanlı edebiyatını tekdüze ve ezber yargılarla anlama çabamızdan bir uzaklaşma denemesi olan bu çalışma, erkek kanonun üretip tükettiği bir yazın dünyasının esasen, erkek-lik(ler) açısından nasıl bir çeşitlilik ve deneyimler bütünü içerdiğini de ortaya koymayı amaçlamıştır.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat