%30
Muhteşem Fatih Sultan Mehmet %30 indirimli Yavuz Bahadıroğlu
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786056678417
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
248
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
67
Basım Tarihi
2016-09
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Muhteşem Fatih Sultan Mehmet

35,00TL
24,50TL
%30
Satışta değil
9786056678417
641031
Muhteşem Fatih Sultan Mehmet
Muhteşem Fatih Sultan Mehmet
24.50

Hasrete vuslat yaklaşmıştı…

Toplar hazır, ordu hazır, Çandarlı'nın çevresindeki birkaç vezir dışında, komutanlar da hazırdı… Onca dil dökülmüş, ancak Çandarlı'yı ikna etmek mümkün olamamıştı. Seferin hüsranla sonuçlanacağına inanıyor, son ana kadar, Padişah'ı bu seferden vazgeçirmeye çalışıyordu. O kadar ısrar etmişti ki, Padişah öfkelenmiş, “Ya gel, ya kal” demişti, “artık kararını ver Çandarlı!” Çarnaçar o da yola koyulmuştu. Ancak yüreğinde değişen bir şey yoktu: Hala hüsran bekliyordu. Osmanlı ordusu 1452 senesi Ocak ayının sonlarında Edirne'den yola çıktı. Büyük topların önünde, Kraç Bey komutasında on bin akıncı süvarisinden meydana gelen gözü pek bir birlik gidiyordu… Koca toplardan her biri elli çift öküzle çekiliyor, dengesini sağlamak için de iki tarafında iki yüzer asker bulunuyordu. Ayrıca yolları düzeltmek için de elli arabacı ile ikiyiz kazmacı önden gönderilmişti. Edirne'den
İstanbul'a geliş o kadar zor oldu ki, yol tam iki ay sürdü. Fakat zahmet kimsenin umurunda değildi, yürekler hedefe kilitlenmiş, gözler başka bir şey görmemeye başlamıştı...

  • Açıklama
    • Hasrete vuslat yaklaşmıştı…

      Toplar hazır, ordu hazır, Çandarlı'nın çevresindeki birkaç vezir dışında, komutanlar da hazırdı… Onca dil dökülmüş, ancak Çandarlı'yı ikna etmek mümkün olamamıştı. Seferin hüsranla sonuçlanacağına inanıyor, son ana kadar, Padişah'ı bu seferden vazgeçirmeye çalışıyordu. O kadar ısrar etmişti ki, Padişah öfkelenmiş, “Ya gel, ya kal” demişti, “artık kararını ver Çandarlı!” Çarnaçar o da yola koyulmuştu. Ancak yüreğinde değişen bir şey yoktu: Hala hüsran bekliyordu. Osmanlı ordusu 1452 senesi Ocak ayının sonlarında Edirne'den yola çıktı. Büyük topların önünde, Kraç Bey komutasında on bin akıncı süvarisinden meydana gelen gözü pek bir birlik gidiyordu… Koca toplardan her biri elli çift öküzle çekiliyor, dengesini sağlamak için de iki tarafında iki yüzer asker bulunuyordu. Ayrıca yolları düzeltmek için de elli arabacı ile ikiyiz kazmacı önden gönderilmişti. Edirne'den
      İstanbul'a geliş o kadar zor oldu ki, yol tam iki ay sürdü. Fakat zahmet kimsenin umurunda değildi, yürekler hedefe kilitlenmiş, gözler başka bir şey görmemeye başlamıştı...

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat