%20
Linç Kültürünün Tarihsel Kökeni Milliyetçilik Murat Belge
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789944916134
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
256
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2006-03
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Linç Kültürünün Tarihsel Kökeni: Milliyetçilik

Yazar: Murat Belge
Yayınevi : Agora Kitaplığı
3,70TL
2,96TL
%20
Satışta değil
9789944916134
396602
Linç Kültürünün Tarihsel Kökeni: Milliyetçilik
Linç Kültürünün Tarihsel Kökeni: Milliyetçilik
2.96
23 Mart 2005'te Mersin'de on binlerce kişinin katıldığı Nevruz kutlamalarında 12 ve 14 yaşlarında iki çocuğun Türk bayrağını yaktıkları gerekçesiyle başlayan olaylar, 2005 yılında Türkiye siyasetine damgasını vuran en karakteristik gelişmeydi. Zaman içinde bir ‘ulusal hassasiyet'in kabarışıyla birleşen bu süreçte gündelik hayatımızı dipsiz bir şiddet uçurumuna sürüklemeyi arzulayan güçler, Orhan Pamuk davası ve Ermeni Konferansı gibi fırsatlardan yararlanmakta hiç gecikmediler ve her kademedeki devlet yetkililerinin de aleni teşvikiyle, linç girişimlerini ülkenin dört bir tarafına yayarak bir korku atmosferi yaratmaya koyuldular.Berat Günçıkan'ın geniş bir zamana yayılan bu doyurucu ve ufuk açıcı söyleşi kitabında okuyacağımız üzere, Murat Belge bütün bu tarihin yakından takipçisi. Ona göre, yeni bir dalga halini almaya yüz tutan bu milliyetçi saldırganlığın mücbir sebebi, ulus-devlete duyulan inancın son kırıntıları. Ulus-devlet, kurulurken nasıl milliyetçiliğe yaslanarak tarih sahnesinde boy göstermişse, çağımızda da çözülürken yine milliyetçiliğe yaslanarak diklenmeye çabalıyor. Biliyoruz ki, ulus-devletini kuran hiçbir ülkenin geçmişinde temiz, kansız bir tarih yatmıyor. Fakat hiçbir ulusun kendi geçmişiyle yüzleşmeden, işlediği suçları kabullenmeden ‘uluslar ailesi'nde kansız bir gelecekle yer alması da mümkün görünmüyor.
  • Açıklama
    • 23 Mart 2005'te Mersin'de on binlerce kişinin katıldığı Nevruz kutlamalarında 12 ve 14 yaşlarında iki çocuğun Türk bayrağını yaktıkları gerekçesiyle başlayan olaylar, 2005 yılında Türkiye siyasetine damgasını vuran en karakteristik gelişmeydi. Zaman içinde bir ‘ulusal hassasiyet'in kabarışıyla birleşen bu süreçte gündelik hayatımızı dipsiz bir şiddet uçurumuna sürüklemeyi arzulayan güçler, Orhan Pamuk davası ve Ermeni Konferansı gibi fırsatlardan yararlanmakta hiç gecikmediler ve her kademedeki devlet yetkililerinin de aleni teşvikiyle, linç girişimlerini ülkenin dört bir tarafına yayarak bir korku atmosferi yaratmaya koyuldular.Berat Günçıkan'ın geniş bir zamana yayılan bu doyurucu ve ufuk açıcı söyleşi kitabında okuyacağımız üzere, Murat Belge bütün bu tarihin yakından takipçisi. Ona göre, yeni bir dalga halini almaya yüz tutan bu milliyetçi saldırganlığın mücbir sebebi, ulus-devlete duyulan inancın son kırıntıları. Ulus-devlet, kurulurken nasıl milliyetçiliğe yaslanarak tarih sahnesinde boy göstermişse, çağımızda da çözülürken yine milliyetçiliğe yaslanarak diklenmeye çabalıyor. Biliyoruz ki, ulus-devletini kuran hiçbir ülkenin geçmişinde temiz, kansız bir tarih yatmıyor. Fakat hiçbir ulusun kendi geçmişiyle yüzleşmeden, işlediği suçları kabullenmeden ‘uluslar ailesi'nde kansız bir gelecekle yer alması da mümkün görünmüyor.
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat