%30
Küçük Vadi Veli Çelik
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786057483263
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
176
Baskı
1
Basım Tarihi
2022-03
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Küçük VadiVadinin Derinliklerinden Zirvelere Çıkmak

Yazar: Veli Çelik
Yayınevi : Navis Yayınları
40,00TL
28,00TL
%30
Satışta değil
9786057483263
905082
Küçük Vadi
Küçük Vadi Vadinin Derinliklerinden Zirvelere Çıkmak
28.00

Bir bahar mevsimiydi, bulutlar küçük vadiyi boydan boya kaplamıştı. Bir süre sonra küçük vadiyi terk eden bulutlar yükselerek gözden kayboluyordu ve ardından güneş küçük vadiyi yeniden aydınlatıyordu.

Bahar, fırtınalı günleri bağrından taşırıyordu. Bu fırtınaların içinde, çok uzak diyarlardan devrimin ayak sesleri geliyordu. En güzel düşünceleriyle, çocukların gülüşleri ve bütün renkleri toplayıp, bir aksam üstü çıka gelmişti o sesler. Dünya çocuklarının gülüşleri verenkleri küçük vadinin derinliğine sığmıyor, gökyüzü̈ maviliğine doğruyükseliyordu.

Uğradıkları her yerde sırt çantalarındaki kitapları çıkarır, okur veanlatırlardı. Günbegün çoğalıyorlardı, elden ele her tarafa ulaştılar.Okuyup anlattılar, birdiler on oldular ve yüzlere vardılar. Kır çiçeklerigibi birer birer çoğaldılar. Kökleri, toprağın derinliklerinden can bularak büyüdü. Sağlam bir gövdede dalları yaşam verdi.Sonbaharda toprağa hep bir tohum düşerdi, bahar gelene kadartoprak onu gizlerdi.

İlkbaharda nasıl ki kırlar çiçekler dolar, düşünce de her tarafa aydınlıklar saçalar.

Onlar fırtınalı günlerin içinden çıkıp geldiler. İşte o devrimin ayaksesleriydi.

O akşam orada misafir olarak kaldılar. Sabah günesin zirvedenyükselişi ve ışıldayan berraklığıyla herkes uyanmıştı. Kalkıp hazırlanarak ev halkıyla vedalaştıktan sonra, aydınlık yolda yürüyüşlerine devam ettiler ve küçük vadiye uzanan sığ ormanların içerisinden geçerek gözden kaybolup gittiler.

  • Açıklama
    • Bir bahar mevsimiydi, bulutlar küçük vadiyi boydan boya kaplamıştı. Bir süre sonra küçük vadiyi terk eden bulutlar yükselerek gözden kayboluyordu ve ardından güneş küçük vadiyi yeniden aydınlatıyordu.

      Bahar, fırtınalı günleri bağrından taşırıyordu. Bu fırtınaların içinde, çok uzak diyarlardan devrimin ayak sesleri geliyordu. En güzel düşünceleriyle, çocukların gülüşleri ve bütün renkleri toplayıp, bir aksam üstü çıka gelmişti o sesler. Dünya çocuklarının gülüşleri verenkleri küçük vadinin derinliğine sığmıyor, gökyüzü̈ maviliğine doğruyükseliyordu.

      Uğradıkları her yerde sırt çantalarındaki kitapları çıkarır, okur veanlatırlardı. Günbegün çoğalıyorlardı, elden ele her tarafa ulaştılar.Okuyup anlattılar, birdiler on oldular ve yüzlere vardılar. Kır çiçeklerigibi birer birer çoğaldılar. Kökleri, toprağın derinliklerinden can bularak büyüdü. Sağlam bir gövdede dalları yaşam verdi.Sonbaharda toprağa hep bir tohum düşerdi, bahar gelene kadartoprak onu gizlerdi.

      İlkbaharda nasıl ki kırlar çiçekler dolar, düşünce de her tarafa aydınlıklar saçalar.

      Onlar fırtınalı günlerin içinden çıkıp geldiler. İşte o devrimin ayaksesleriydi.

      O akşam orada misafir olarak kaldılar. Sabah günesin zirvedenyükselişi ve ışıldayan berraklığıyla herkes uyanmıştı. Kalkıp hazırlanarak ev halkıyla vedalaştıktan sonra, aydınlık yolda yürüyüşlerine devam ettiler ve küçük vadiye uzanan sığ ormanların içerisinden geçerek gözden kaybolup gittiler.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat