%25
Kalır Esra Ersoy
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789754346565
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
88
Baskı
1
Basım Tarihi
2021-03
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Kalır

Yazar: Esra Ersoy
Yayınevi : Varlık Yayınları
24,00TL
18,00TL
%25
Satışta değil
9789754346565
868023
Kalır
Kalır
18.00

Yazar/yapıt hk: 2020 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü'ne değer görülen Esra Ersoy, sözcüklerin kendi aralarındaki diyaloğa, karakterlerin mekânın dokusuyla, rengiyle ilişkisine ayrıcalıklı bir önem atfeden, üslupçu bir genç yazar.

Kalır'daki anlatıcı sesler en küçük mimikleri, havadaki belli belirsiz değişimleri, başka şeylere ulanan fısıltıları, suskunlukları kaydediyorlar; böylelikle en sıradan eylemlerin insanı nasıl derin uçurumların kıyısına getirdiğine tanık oluyoruz.

Esra Ersoy'un iç içe geçen, dönüşen, yer değiştiren imgelerle kurduğu öykülerinde olaylar birbirini izlerken geçmiş, şimdi ve gelecek zamanlar tek bir potada eriyor ve edebiyatın “geniş” zamanı ortaya çıkıyor.

“(…) üzüldüğü her halinden belli. Başparmaklarını birbirinin etrafında çevirmiyor şimdi, durdu, ellerini çözdü, iki esmer yumruk yaptı, kenara koydu. Bakışını kattı önüne, odanın dört bir yanında gezdirdi. Sandalyeleri saydı. Altı. Yanlış oldu, iki de burada, sekiz. Dört masa. İki de yumruk. Yumrukları saymıyoruz, onlar el. Olsun, dursunlar masanın sırtında, yan yana. Bir kalem, tükenmez; defter turuncu, o da bir tane. Etti iki. Bir pencere, camı açık. Üç. Evet. Yıldızlar da var. Onları saymayalım, çok onlar.”

  • Açıklama
    • Yazar/yapıt hk: 2020 Yaşar Nabi Nayır Öykü Ödülü'ne değer görülen Esra Ersoy, sözcüklerin kendi aralarındaki diyaloğa, karakterlerin mekânın dokusuyla, rengiyle ilişkisine ayrıcalıklı bir önem atfeden, üslupçu bir genç yazar.

      Kalır'daki anlatıcı sesler en küçük mimikleri, havadaki belli belirsiz değişimleri, başka şeylere ulanan fısıltıları, suskunlukları kaydediyorlar; böylelikle en sıradan eylemlerin insanı nasıl derin uçurumların kıyısına getirdiğine tanık oluyoruz.

      Esra Ersoy'un iç içe geçen, dönüşen, yer değiştiren imgelerle kurduğu öykülerinde olaylar birbirini izlerken geçmiş, şimdi ve gelecek zamanlar tek bir potada eriyor ve edebiyatın “geniş” zamanı ortaya çıkıyor.

      “(…) üzüldüğü her halinden belli. Başparmaklarını birbirinin etrafında çevirmiyor şimdi, durdu, ellerini çözdü, iki esmer yumruk yaptı, kenara koydu. Bakışını kattı önüne, odanın dört bir yanında gezdirdi. Sandalyeleri saydı. Altı. Yanlış oldu, iki de burada, sekiz. Dört masa. İki de yumruk. Yumrukları saymıyoruz, onlar el. Olsun, dursunlar masanın sırtında, yan yana. Bir kalem, tükenmez; defter turuncu, o da bir tane. Etti iki. Bir pencere, camı açık. Üç. Evet. Yıldızlar da var. Onları saymayalım, çok onlar.”

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat