İslamcılığın Doğuşu Osman Tiftikçi
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
3990000028941
Boyut
15.50x23.00
Sayfa Sayısı
471
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2011-08
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

İslamcılığın DoğuşuOsmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Gelişimi

Yayınevi : Akademi Yayın
25,00TL
Satışta değil
3990000028941
695081
İslamcılığın Doğuşu
İslamcılığın Doğuşu Osmanlı'dan Günümüze Türkiye'de Gelişimi
25.00

Din, egemenlerin bir manipülasyon ve egemenlik aracı olarak kullanılmıştır ama, aynı zamanda, yığınların protestosu da olabilmiştir. Engels'in anlattığı gibi, Avrupa'da Thomas Münzer'in etkin olduğu isyanlarında, yoksul köylüler aristokratların şatolarının yanısıra kiliseleri de yakmaktaydılar. Bu temel işlevsel ayrışmayı çözümleyebilmek için de, araştırmacılar bakımından, hep bir "resmi din-popüler din" ya da "din-mezhep" ayrımı yapma ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Tiftikçi'nin tezi,genellikle "dinciliğin" birincisi işleve hizmet ettiği ve dinin ikinci işlevini çarpıtmanın, denetim altında tutmanın bir yolu olduğu yönünde. Dinciliğin eleştirisini de bu savdan hareketle yapıyor. Yazar, Marks'ın yolunda, dine ilişkin kaba saptamalara düşmeden, dinciliği, onun sosyal/politik değişimini, işlevini, öyküsünü, dolayısıyla da, insanı, toplumu, bir büyük hayat serüvenini anlatıyor. Bilinmeyen karşısındaki korkudan ve bilinen karşısındaki umarsızlıktan kurtulmaya uzanan insani arayışın kaçınılmaz karşıtını, bu arayışı saptırma dinamiklerini ve kaynaklarını inceliyor, dinciliği de bu diyalektik içine oturtuyor. -Haluk Gerger-

  • Açıklama
    • Din, egemenlerin bir manipülasyon ve egemenlik aracı olarak kullanılmıştır ama, aynı zamanda, yığınların protestosu da olabilmiştir. Engels'in anlattığı gibi, Avrupa'da Thomas Münzer'in etkin olduğu isyanlarında, yoksul köylüler aristokratların şatolarının yanısıra kiliseleri de yakmaktaydılar. Bu temel işlevsel ayrışmayı çözümleyebilmek için de, araştırmacılar bakımından, hep bir "resmi din-popüler din" ya da "din-mezhep" ayrımı yapma ihtiyacı ortaya çıkmıştır. Tiftikçi'nin tezi,genellikle "dinciliğin" birincisi işleve hizmet ettiği ve dinin ikinci işlevini çarpıtmanın, denetim altında tutmanın bir yolu olduğu yönünde. Dinciliğin eleştirisini de bu savdan hareketle yapıyor. Yazar, Marks'ın yolunda, dine ilişkin kaba saptamalara düşmeden, dinciliği, onun sosyal/politik değişimini, işlevini, öyküsünü, dolayısıyla da, insanı, toplumu, bir büyük hayat serüvenini anlatıyor. Bilinmeyen karşısındaki korkudan ve bilinen karşısındaki umarsızlıktan kurtulmaya uzanan insani arayışın kaçınılmaz karşıtını, bu arayışı saptırma dinamiklerini ve kaynaklarını inceliyor, dinciliği de bu diyalektik içine oturtuyor. -Haluk Gerger-

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat