%20
İçiyorum Öyleyse Varım Roger Scruton
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786055691592
Boyut
13.00x20.00
Sayfa Sayısı
267
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2012-04
Çeviren
Akın Terzi
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
I Drink Therefore I am

İçiyorum Öyleyse VarımFilozofun Şarap Rehberi

Yazar: Roger Scruton
Yayınevi : Aylak Kitap
45,00TL
36,00TL
%20
Satışta değil
9786055691592
475414
İçiyorum Öyleyse Varım
İçiyorum Öyleyse Varım Filozofun Şarap Rehberi
36.00

Descartes'ın modern felsefenin temelini atmış şu meşhur sözünü duymamış olanımız yoktur herhalde: "Düşünüyorum öyleyse varım". Felsefeci Roger Scruton ise bambaşka bir şey söylüyor: "İçiyorum öyleyse varım". Şarabını yudumlayarak son derece akıcı ve nükteli bir üslupla hemen her büyük medeniyetin baştacı ettiği bu görkemli içkiyi anlatıyor bize. Platon'dan Nietzsche'ye, İbn Sina'dan Sartre'a, Schopenhauer'den Kant'a pek çok filozofla muhabbete giriyor, herbiriyle farklı bir şarabın tadına bakıyor. Elinden şarabı hiç düşürmeksizin antik çağlardan günümüze şarabın hikâyesini anlatıyor bizlere. Ama daha önce duyduklarımıza hiç benzemiyor bu hikâye: Hem Antik Yunan'dan İslam coğrafyasına kadar çeşitli medeniyetlerde şarabın oynadığı rolü ortaya koyuyor, hem de Ortadoğu'dan Fransa'ya, Güney Amerika'dan Avustralya'ya kadar, dünyanın dört bir yanından şarabın özgün tarihini anlatıyor, toprağın ve bağların kokusunu taşıyor bize. Şimdi, Scruton gibi, biz de Hayyam'a bırakalım sözü: "Dünya dertleri zehir, şarap da panzehir".

  • Açıklama
    • Descartes'ın modern felsefenin temelini atmış şu meşhur sözünü duymamış olanımız yoktur herhalde: "Düşünüyorum öyleyse varım". Felsefeci Roger Scruton ise bambaşka bir şey söylüyor: "İçiyorum öyleyse varım". Şarabını yudumlayarak son derece akıcı ve nükteli bir üslupla hemen her büyük medeniyetin baştacı ettiği bu görkemli içkiyi anlatıyor bize. Platon'dan Nietzsche'ye, İbn Sina'dan Sartre'a, Schopenhauer'den Kant'a pek çok filozofla muhabbete giriyor, herbiriyle farklı bir şarabın tadına bakıyor. Elinden şarabı hiç düşürmeksizin antik çağlardan günümüze şarabın hikâyesini anlatıyor bizlere. Ama daha önce duyduklarımıza hiç benzemiyor bu hikâye: Hem Antik Yunan'dan İslam coğrafyasına kadar çeşitli medeniyetlerde şarabın oynadığı rolü ortaya koyuyor, hem de Ortadoğu'dan Fransa'ya, Güney Amerika'dan Avustralya'ya kadar, dünyanın dört bir yanından şarabın özgün tarihini anlatıyor, toprağın ve bağların kokusunu taşıyor bize. Şimdi, Scruton gibi, biz de Hayyam'a bırakalım sözü: "Dünya dertleri zehir, şarap da panzehir".

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat