%25
Göze Takılanlar Makaleler ve Gezi Notları -2 Abdullah Aymaz
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9799756836223
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
192
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2000-02
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Göze Takılanlar Makaleler ve Gezi Notları -2

Yayınevi : Zafer Yayınları
6,48TL
4,86TL
%25
Satışta değil
9799756836223
697456
Göze Takılanlar Makaleler ve Gezi Notları -2
Göze Takılanlar Makaleler ve Gezi Notları -2
4.86
..."Birisini tanıyorum. Hiç anne ve babasını tanımıyor. Bir hemşire 18 yaşına kadar kendisine bakmış, sonra da sokağa bırakmış. Çünkü o yaşa kadar bakılması için bir yerlerden para gelmiş veya o yaşa kadar yetecek bir para bir yere yatırılmış. Bunun üzerine ‘Öyleyse söyle benim annem-babam kim?' diye boğazına sarılmış. Fakat hemşire, ‘Olmaz söyleyemem!' diyerek karşı çıkmış. Daha sonra da ortadan kaybolmuş. Şimdi çok sıkıntıları ve problemleri var. Acaba şuuraltına inilerek annesi, babası bulunabilir mi?"Renate Jost de Moraes dedi ki: "Bu mümkün. Ancak biz böyle şeylerle uğraşmıyoruz. Biz tedavi ile ilgileniyoruz. Alman asıllı bir hasta bize başvurmuştu. Bu kadın, yetimhaneden bir aileye evlatlık verilmişti. Annesini, babasını bilmiyordu, yanında büyüdüğü aile de bilmiyordu. Şuuraltına inerek anne-babasının isim ve adreserini öğrendi. Daha sonra gidip onları buldu. Biz, Viyana'daki son toplantıya o Alman kadını da getirdik. İsmi Anna Karalina olan bu hanım, bizden gördüğü tedaviyi, bu konferansta çıkıp anlattı. Bir başka hastamız da bir çocuktu. O da yetimhaneden evlatlığa verilmiş. Ama evlatlık alanlar, devamlı onun anne ve babasının kötülüğünden bahsediyorlardı. O bütün bunlara rağmen anne-babasının seviyordu. Şuuraltına inilince annesinin karnında sekiz aylıkken, hem annesinin hem de babasının kendisini sevdiğini anlamış ve bunun için, başkalarının kötü sözlerine hiç önem vermemiş... Babası ölmüş; ama annesinin kim olduğunu tespit etti..."
  • Açıklama
    • ..."Birisini tanıyorum. Hiç anne ve babasını tanımıyor. Bir hemşire 18 yaşına kadar kendisine bakmış, sonra da sokağa bırakmış. Çünkü o yaşa kadar bakılması için bir yerlerden para gelmiş veya o yaşa kadar yetecek bir para bir yere yatırılmış. Bunun üzerine ‘Öyleyse söyle benim annem-babam kim?' diye boğazına sarılmış. Fakat hemşire, ‘Olmaz söyleyemem!' diyerek karşı çıkmış. Daha sonra da ortadan kaybolmuş. Şimdi çok sıkıntıları ve problemleri var. Acaba şuuraltına inilerek annesi, babası bulunabilir mi?"Renate Jost de Moraes dedi ki: "Bu mümkün. Ancak biz böyle şeylerle uğraşmıyoruz. Biz tedavi ile ilgileniyoruz. Alman asıllı bir hasta bize başvurmuştu. Bu kadın, yetimhaneden bir aileye evlatlık verilmişti. Annesini, babasını bilmiyordu, yanında büyüdüğü aile de bilmiyordu. Şuuraltına inerek anne-babasının isim ve adreserini öğrendi. Daha sonra gidip onları buldu. Biz, Viyana'daki son toplantıya o Alman kadını da getirdik. İsmi Anna Karalina olan bu hanım, bizden gördüğü tedaviyi, bu konferansta çıkıp anlattı. Bir başka hastamız da bir çocuktu. O da yetimhaneden evlatlığa verilmiş. Ama evlatlık alanlar, devamlı onun anne ve babasının kötülüğünden bahsediyorlardı. O bütün bunlara rağmen anne-babasının seviyordu. Şuuraltına inilince annesinin karnında sekiz aylıkken, hem annesinin hem de babasının kendisini sevdiğini anlamış ve bunun için, başkalarının kötü sözlerine hiç önem vermemiş... Babası ölmüş; ama annesinin kim olduğunu tespit etti..."
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat