Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786054307821
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
180
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2010-10
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Geçmişten Gelen EsintilerleGeçmişten Gelen Esintilerle Emirganİstanbulum - 44

15,00TL
Satışta değil
9786054307821
460384
Geçmişten Gelen Esintilerle Emirgan
Geçmişten Gelen Esintilerle Emirgan Geçmişten Gelen Esintilerle İstanbulum - 44
15.00
O dönemin Emirgânında bir yandan dinin mistik havası solunurken diğer yandan da, karafakilerle sofralara taşınan rakılar, kendine özgü fincanlarda içilir, Osmanlı mutfağının seçkin mezeleriyle cana can katılırmış.
Kahvelerde Allah Kerim yerleri bulunurmuş. Dönemin Âdem babaları buralarda konaklarmış. Kahvenin bir köşesinde sedirler çullar bulunur, gelen Âdem babalar gövdeyi devirip yatarken kahvenin görece uzak bir kıyısında bekriler demlenir, ulu çınarın çevresinde de sofular nargilelerini fokurdatırmış. Allah Kerim yerlerinde çay, çorba parasız verilirmiş.
Emirgânın o tarihlerdeki nüfusu, Boğaziçinin pek çok köyü gibi iş tutmayan insanlardan oluşurmuş. Bu nedenle devlet, mahalle meydanında imaret karavanaları pişirir, halka aş dağıtırmış. Halk da ekmek padişahtan, su Kanlıkavaktan geçinip gidermiş! Bugünün ehl-i keyf halkının da, o günlerin bir mirası olduğunu düşünürüm. Ben de dostlarıma takılırım. Ihlamur bedava, su bedava, balık bedava... Yan gel keyfim, yan gel!
  • Açıklama
    • O dönemin Emirgânında bir yandan dinin mistik havası solunurken diğer yandan da, karafakilerle sofralara taşınan rakılar, kendine özgü fincanlarda içilir, Osmanlı mutfağının seçkin mezeleriyle cana can katılırmış.
      Kahvelerde Allah Kerim yerleri bulunurmuş. Dönemin Âdem babaları buralarda konaklarmış. Kahvenin bir köşesinde sedirler çullar bulunur, gelen Âdem babalar gövdeyi devirip yatarken kahvenin görece uzak bir kıyısında bekriler demlenir, ulu çınarın çevresinde de sofular nargilelerini fokurdatırmış. Allah Kerim yerlerinde çay, çorba parasız verilirmiş.
      Emirgânın o tarihlerdeki nüfusu, Boğaziçinin pek çok köyü gibi iş tutmayan insanlardan oluşurmuş. Bu nedenle devlet, mahalle meydanında imaret karavanaları pişirir, halka aş dağıtırmış. Halk da ekmek padişahtan, su Kanlıkavaktan geçinip gidermiş! Bugünün ehl-i keyf halkının da, o günlerin bir mirası olduğunu düşünürüm. Ben de dostlarıma takılırım. Ihlamur bedava, su bedava, balık bedava... Yan gel keyfim, yan gel!
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat