%25
Felsefeyi Anadolu'da Yeniden Yurtlandırmak Mevlüt Uyanık
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786050605518
Boyut
13.50x21.50
Sayfa Sayısı
306
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2020-07
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Felsefeyi Anadolu'da Yeniden Yurtlandırmak

Yayınevi : Kırmızılar
45,00TL
33,75TL
%25
Satışta değil
9786050605518
836543
Felsefeyi Anadolu'da Yeniden Yurtlandırmak
Felsefeyi Anadolu'da Yeniden Yurtlandırmak
33.75

“Felsefeyi Anadolu'da Yeniden Yurtlandırmak” bağlamında Atayurdumuz Türkistan'dan getirdiğimiz ve Türkiye'de bulduğumuz fikrî birikimi, burhan, cedel, hitabet/belagat ve şiir bağlamında yeni bir formda oluşturabiliriz. İşte bunu yapmak demek, Varlık, bilgi ve değer bağlamında “Türk Felsefesi”ni bir sistem felsefesi haline dönüştürmek için felsefe, kelam ve tasavvuf alanında üretilen metinleri Türkiye'de ve Türkçe yeni okumalara tabî tutmak gerekir. Bu metinlerin üretildiği ortam ile bugün içinde yaşadığımız ortamın sorunlarına dikkat ederek, varlık, bilgi ve değer kavramlarını konuşulan ana dil ile temellendirmek şarttır. Tümel değerlerin (soyut ve aşkın olan verilerin) Anadolu insanın şahsında tikelleşmesi ve somutlaşması için bu yapılmalıdır. Bu Aristoteles'in hocası Platon'un idelerini yeryüzüne indirmek gibi bir tikelde tümeli yakalamayı hedeflemelidir. Böyle olursa, düşünceyi bulunduğumuz coğrafyada yaşayan insanların güncel sorunlarına çözümler üretilmesinde bir yol ışığı vazifesi görecek şekilde yeniden üretebiliriz. Bu gerçekleştiği zaman aynı zamanda yerli ve tikel olan tümelleşecektir. Bu da “Türk Felsefesi”ni genel felsefe içinde önemli bir konuma getirecektir.

Bu aslında Türklerin yurtluğu yeniden ihya etmek üzere bizzat kendi toprağına ait yerli (Hitit, Babil, Grek ve İslam düşüncelerinin) gücünü özgürleştirmek ve yeniden tümel/evrensel haline getirmek çabasıdır. Çünkü bu topraklarda, dünyanın önemli medeniyetlerini kuran düşünceler üretilmiş, Türkler, Selçuklu ve Osmanlı Devletleriyle Anadolu toprağını yeniden yurtlandırmıştır. Felsefenin artık salt nesne (Arapça metinler) değil de kavram üzerinden Türkiye'de Türkçe ile yeniden yurtlanması Anadolu'nun birikimini “Türk Felsefesi” adıyla insanlığa sunmak demektir.

  • Açıklama
    • “Felsefeyi Anadolu'da Yeniden Yurtlandırmak” bağlamında Atayurdumuz Türkistan'dan getirdiğimiz ve Türkiye'de bulduğumuz fikrî birikimi, burhan, cedel, hitabet/belagat ve şiir bağlamında yeni bir formda oluşturabiliriz. İşte bunu yapmak demek, Varlık, bilgi ve değer bağlamında “Türk Felsefesi”ni bir sistem felsefesi haline dönüştürmek için felsefe, kelam ve tasavvuf alanında üretilen metinleri Türkiye'de ve Türkçe yeni okumalara tabî tutmak gerekir. Bu metinlerin üretildiği ortam ile bugün içinde yaşadığımız ortamın sorunlarına dikkat ederek, varlık, bilgi ve değer kavramlarını konuşulan ana dil ile temellendirmek şarttır. Tümel değerlerin (soyut ve aşkın olan verilerin) Anadolu insanın şahsında tikelleşmesi ve somutlaşması için bu yapılmalıdır. Bu Aristoteles'in hocası Platon'un idelerini yeryüzüne indirmek gibi bir tikelde tümeli yakalamayı hedeflemelidir. Böyle olursa, düşünceyi bulunduğumuz coğrafyada yaşayan insanların güncel sorunlarına çözümler üretilmesinde bir yol ışığı vazifesi görecek şekilde yeniden üretebiliriz. Bu gerçekleştiği zaman aynı zamanda yerli ve tikel olan tümelleşecektir. Bu da “Türk Felsefesi”ni genel felsefe içinde önemli bir konuma getirecektir.

      Bu aslında Türklerin yurtluğu yeniden ihya etmek üzere bizzat kendi toprağına ait yerli (Hitit, Babil, Grek ve İslam düşüncelerinin) gücünü özgürleştirmek ve yeniden tümel/evrensel haline getirmek çabasıdır. Çünkü bu topraklarda, dünyanın önemli medeniyetlerini kuran düşünceler üretilmiş, Türkler, Selçuklu ve Osmanlı Devletleriyle Anadolu toprağını yeniden yurtlandırmıştır. Felsefenin artık salt nesne (Arapça metinler) değil de kavram üzerinden Türkiye'de Türkçe ile yeniden yurtlanması Anadolu'nun birikimini “Türk Felsefesi” adıyla insanlığa sunmak demektir.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat