%30
Din ve Ahlak Eğitim Öğretimine Yeni Yaklaşımlar Heyet
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789756324080
Boyut
15.00x21.50
Sayfa Sayısı
240
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2004-08
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
1. Hamur
Dili
Türkçe

Din ve Ahlak Eğitim Öğretimine Yeni Yaklaşımlar

Yazar: Derleme
Yayınevi : Dem Yayınları
19,00TL
13,30TL
%30
Satışta değil
9789756324080
404141
Din ve Ahlak Eğitim Öğretimine Yeni Yaklaşımlar
Din ve Ahlak Eğitim Öğretimine Yeni Yaklaşımlar
13.30

Dinin eğitim öğretimi, ilmi bir bilginin öğretimi gibi tasarlanıp yürütülemez. Bir başka deyişle dini değerlerin anlaşılıp yaşanması yalnızca öğretimle, bilgi vermekle sağlanamaz. "Dini eğitim" ile "Din kültürü öğretimi" tamamen farklı şeylerdir. Dini eğitim; kişinin bağlı olduğu dinin temel inançları ve geleneğin bilgisi kadar, bunların bireysel tecrübesini ve pratiğini de çocuğa ve gence kazandırmak durumundadır. Böylece dini eğitim, basitçe din hakkında bilgilendirmeyi değil, kişilik ve kimlik düzeyinde bir dindarlık gelişimini hedef almalıdır. Dinin hedeflediği "olgun insan", "erdemli kişilik" ancak bilgi, değer ve tecrübe bütünlüğü içerisinde tasarlanıp uygulamaya konulmuş bir din eğitimi programmın yardımı ile ulaşılabilir bir sonuçtur. Bu düzeyde bir yaşamı kendi hayatlarının nihai anlam ve amacı olarak gören ve bunu toplumdan talep eden kimselerin bu yöndeki ihtiyaçlarının gereği şekilde karşılanması demokratik bir toplum tasvuru açısından son derece doğaldır. Kendi dini inanç ve değerlerini okulda bu anlamda elde edemeyen gençlerin ve onların ana babalarının, tatmin edici bir dini eğitim için bir arayış içine girmeleri, okul dışı kaynaklara yönelmeleri kaçınılmaz olmaktadır. Bunun sonucunda din eğitim ve öğretimi bazı dini grup ve cemaatlerin müdahalesine açık ve bağımlı duruma gelmektedir. Böylece toplumda, birbiriyle uzlaşması son derece zor gözüken birçok farklı dini anlayış ve yönelişler çoğu zaman istismara elverişli ortamlarda üretilip, yaygınlık kazanabilme imkanı bulmaktadır. Toplumumuzda şiddet ve terör olaylarına karışmış dini cemaat üyeleri üzerinde yapılacak bilimsel bir araştırma, bu kişilerin benimsemiş oldukları dini ideolojinin, resmi dini eğitim kurumları dışından beslendiğim çok açık şekilde ortaya koyacaktır. Bu durumun toplumumuz açısından meydana getirebileceği sakıncalar, devletin denetim ve gözetimi altında, okul sistemi içerisinde Din Kültürü derslerinin yanında, kişilik dindarlığını gerçekleştirme amacını gözeten "isteğe bağlı dini eğitim" uygulamasıyla en aza indirilebilir.

  • Açıklama
    • Dinin eğitim öğretimi, ilmi bir bilginin öğretimi gibi tasarlanıp yürütülemez. Bir başka deyişle dini değerlerin anlaşılıp yaşanması yalnızca öğretimle, bilgi vermekle sağlanamaz. "Dini eğitim" ile "Din kültürü öğretimi" tamamen farklı şeylerdir. Dini eğitim; kişinin bağlı olduğu dinin temel inançları ve geleneğin bilgisi kadar, bunların bireysel tecrübesini ve pratiğini de çocuğa ve gence kazandırmak durumundadır. Böylece dini eğitim, basitçe din hakkında bilgilendirmeyi değil, kişilik ve kimlik düzeyinde bir dindarlık gelişimini hedef almalıdır. Dinin hedeflediği "olgun insan", "erdemli kişilik" ancak bilgi, değer ve tecrübe bütünlüğü içerisinde tasarlanıp uygulamaya konulmuş bir din eğitimi programmın yardımı ile ulaşılabilir bir sonuçtur. Bu düzeyde bir yaşamı kendi hayatlarının nihai anlam ve amacı olarak gören ve bunu toplumdan talep eden kimselerin bu yöndeki ihtiyaçlarının gereği şekilde karşılanması demokratik bir toplum tasvuru açısından son derece doğaldır. Kendi dini inanç ve değerlerini okulda bu anlamda elde edemeyen gençlerin ve onların ana babalarının, tatmin edici bir dini eğitim için bir arayış içine girmeleri, okul dışı kaynaklara yönelmeleri kaçınılmaz olmaktadır. Bunun sonucunda din eğitim ve öğretimi bazı dini grup ve cemaatlerin müdahalesine açık ve bağımlı duruma gelmektedir. Böylece toplumda, birbiriyle uzlaşması son derece zor gözüken birçok farklı dini anlayış ve yönelişler çoğu zaman istismara elverişli ortamlarda üretilip, yaygınlık kazanabilme imkanı bulmaktadır. Toplumumuzda şiddet ve terör olaylarına karışmış dini cemaat üyeleri üzerinde yapılacak bilimsel bir araştırma, bu kişilerin benimsemiş oldukları dini ideolojinin, resmi dini eğitim kurumları dışından beslendiğim çok açık şekilde ortaya koyacaktır. Bu durumun toplumumuz açısından meydana getirebileceği sakıncalar, devletin denetim ve gözetimi altında, okul sistemi içerisinde Din Kültürü derslerinin yanında, kişilik dindarlığını gerçekleştirme amacını gözeten "isteğe bağlı dini eğitim" uygulamasıyla en aza indirilebilir.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat