%30
Demir Ökçe Jack London
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051724607
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
320
Baskı
1
Basım Tarihi
2022-03
Çeviren
Ali Haluk İmeryüz
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
The Iron Heel

Demir Ökçe

Yazar: Jack London
Yayınevi : Yordam Kitap
30,00TL
21,00TL
%30
Satışta değil
9786051724607
903368
Demir Ökçe
Demir Ökçe
21.00

“İnsanın Kardeşlik Çağı”nın 419. senesinden bir yedi yüz yıl geriye gidip 1900'lerin başında Birleşik Devletler'de ve tüm dünyada yaşanan sınıf çatışmalarına baksak neler görürüz acaba? Halkı ayaklarının altında eze eze Demir Ökçe adını alan Oligarşi ile proletarya, sosyalistler ve “uçurum halkı” arasındaki çatışmalar nasıl görünür gözümüze? Distopya mı, gerçek mi?

Yirminci yüzyılın yedi yüz yıl ilerisinden bakıldığında bir distopya, yirminci yüzyılın devamı niteliğindeki bugünümüzden bakıldığında sonuna kadar gerçekçi bir yapıtla karşı karşıyayız.

Ernest Everhard adlı kartal bakışlı genç bir sosyalistin, hayatının aşkı Avis'i de bulduğu üniversite çevrelerindeki, işçileri uyutmaya çalışan din adamları çevresindeki, cüzdanlarına göz dikilince vahşileşen burjuva çevrelerindeki, o günün “makine kırıcıları” olarak konumlanan küçük burjuva çevrelerindeki, sonradan işçi aristokrasisine dönüşen ayrıcalıklı katmanlar çevresindeki ve nihayetinde işçi mahallerinde uçurumun dibinde yaşayan halk çevresindeki gezileriyle bütün bir toplumsal yapının katman katman önümüze serildiği bir anlatı bu.

Jack London'ın sosyalistlerin mücadelesine adadığı, egemenler dahil toplumdaki bütün sınıfların anatomisine soyunduğu, yeraltı yaşamının zorlu şartlarına ve kalkışma denemelerine dek devrimcilerin yaşamını takip ettiği, “Gerçek bu işte dostum, o inkâr edilemez gerçek bu!” sözlerinin peşinden koştura koştura anlattığı muhteşem bir yapıt.

Özellikle 1970'li yıllarda Türkiye solu üzerinde büyük etkide bulunmuş, devrimci gençlerin ellerinden düşmemiş, denebilirse efsaneleşmiş bir yapıt.

Demir Ökçe efsanesi, şimdi yepyeni ve özenli çevirisiyle, bir kez daha devrimcilerin ve bütün okurların huzurunda!

  • Açıklama
    • “İnsanın Kardeşlik Çağı”nın 419. senesinden bir yedi yüz yıl geriye gidip 1900'lerin başında Birleşik Devletler'de ve tüm dünyada yaşanan sınıf çatışmalarına baksak neler görürüz acaba? Halkı ayaklarının altında eze eze Demir Ökçe adını alan Oligarşi ile proletarya, sosyalistler ve “uçurum halkı” arasındaki çatışmalar nasıl görünür gözümüze? Distopya mı, gerçek mi?

      Yirminci yüzyılın yedi yüz yıl ilerisinden bakıldığında bir distopya, yirminci yüzyılın devamı niteliğindeki bugünümüzden bakıldığında sonuna kadar gerçekçi bir yapıtla karşı karşıyayız.

      Ernest Everhard adlı kartal bakışlı genç bir sosyalistin, hayatının aşkı Avis'i de bulduğu üniversite çevrelerindeki, işçileri uyutmaya çalışan din adamları çevresindeki, cüzdanlarına göz dikilince vahşileşen burjuva çevrelerindeki, o günün “makine kırıcıları” olarak konumlanan küçük burjuva çevrelerindeki, sonradan işçi aristokrasisine dönüşen ayrıcalıklı katmanlar çevresindeki ve nihayetinde işçi mahallerinde uçurumun dibinde yaşayan halk çevresindeki gezileriyle bütün bir toplumsal yapının katman katman önümüze serildiği bir anlatı bu.

      Jack London'ın sosyalistlerin mücadelesine adadığı, egemenler dahil toplumdaki bütün sınıfların anatomisine soyunduğu, yeraltı yaşamının zorlu şartlarına ve kalkışma denemelerine dek devrimcilerin yaşamını takip ettiği, “Gerçek bu işte dostum, o inkâr edilemez gerçek bu!” sözlerinin peşinden koştura koştura anlattığı muhteşem bir yapıt.

      Özellikle 1970'li yıllarda Türkiye solu üzerinde büyük etkide bulunmuş, devrimci gençlerin ellerinden düşmemiş, denebilirse efsaneleşmiş bir yapıt.

      Demir Ökçe efsanesi, şimdi yepyeni ve özenli çevirisiyle, bir kez daha devrimcilerin ve bütün okurların huzurunda!

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat