%30
Çeviride Modern Olan %25 indirimli Esra Akcan
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789750815751
Boyut
13.50x20.00
Sayfa Sayısı
452
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2009-03
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Çeviride Modern OlanŞehir ve Konutta Türk-Alman İlişkileri

Yazar: Esra Akcan
25,93TL
18,15TL
%30
Satışta değil
9789750815751
437941
Çeviride Modern Olan
Çeviride Modern Olan Şehir ve Konutta Türk-Alman İlişkileri
18.15

Çalışmalarını Chicago Illinois Üniversitesi'nde sürdüren Esra Akcan'ın Columbia Üniversitesi'nde verdiği doktora tezinin genişletilmiş versiyonu olan bu çalışmada, bir yerin bir yabancıyla, “ötekisiyle“, dışarısıyla olan deneyimini anlamaya ve değerlendirmeye yönelik bir çalışma alanı olarak ele alınan “çeviri“, Cumhuriyetin kuruluşunun hemen ertesinde, mimaride Türk ve Alman ilişkilerine tutulan büyüteç görevi görüyor. Bir çevirinin tarihi yazılırken mimarlığın iç içe geçmiş tarihlerinin altı çiziliyor ve bunun uzantısında “Batılı“ ve “Doğulu“ arasındaki radikal başkalık, eşölçülmez fark gibi öncüller reddediliyor.

Bu kitap şu tip sorulara cevap arıyor: Türkiye'deki modern şehir ve konut kültürünün yaratılmasında çeviri ne derecede önemli oldu? Mimari ve yapılı çevreyi etkileyen çeviri pratikleri nasıl ayrıştırılabilir? Benzeştirici ve yabancılaştırıcı çevirilerin neticeleri nelerdir? Batılılaşma ve uluslaşma dengeleri her çeviri anında nasıl uzlaştırılıyordu? Eğer çeviri pratikleri Türkiye'nin sınırlarını bazı milletlere açtıysa, aynı sınırları diğer milletlere kapamanın sonuçları neler oldu? Alman ve Türk mimarlar çevirinin temas alanındaki gerilimlerle nasıl başa çıktılar? Ne zaman ve neden kendilerini yabancı bir kültüre açtılar ya da kapadılar? Çevrilebilir ve çevrilemez olanı nasıl tanımladılar, ayrıştırdılar ve bu ayrımın arkasındaki ideolojik dürtüler nelerdi?

  • Açıklama
    • Çalışmalarını Chicago Illinois Üniversitesi'nde sürdüren Esra Akcan'ın Columbia Üniversitesi'nde verdiği doktora tezinin genişletilmiş versiyonu olan bu çalışmada, bir yerin bir yabancıyla, “ötekisiyle“, dışarısıyla olan deneyimini anlamaya ve değerlendirmeye yönelik bir çalışma alanı olarak ele alınan “çeviri“, Cumhuriyetin kuruluşunun hemen ertesinde, mimaride Türk ve Alman ilişkilerine tutulan büyüteç görevi görüyor. Bir çevirinin tarihi yazılırken mimarlığın iç içe geçmiş tarihlerinin altı çiziliyor ve bunun uzantısında “Batılı“ ve “Doğulu“ arasındaki radikal başkalık, eşölçülmez fark gibi öncüller reddediliyor.

      Bu kitap şu tip sorulara cevap arıyor: Türkiye'deki modern şehir ve konut kültürünün yaratılmasında çeviri ne derecede önemli oldu? Mimari ve yapılı çevreyi etkileyen çeviri pratikleri nasıl ayrıştırılabilir? Benzeştirici ve yabancılaştırıcı çevirilerin neticeleri nelerdir? Batılılaşma ve uluslaşma dengeleri her çeviri anında nasıl uzlaştırılıyordu? Eğer çeviri pratikleri Türkiye'nin sınırlarını bazı milletlere açtıysa, aynı sınırları diğer milletlere kapamanın sonuçları neler oldu? Alman ve Türk mimarlar çevirinin temas alanındaki gerilimlerle nasıl başa çıktılar? Ne zaman ve neden kendilerini yabancı bir kültüre açtılar ya da kapadılar? Çevrilebilir ve çevrilemez olanı nasıl tanımladılar, ayrıştırdılar ve bu ayrımın arkasındaki ideolojik dürtüler nelerdi?

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat