%25
Çarşamba Perisi Özgecan %15 indirimli Bahaettin Kabahasanoğlu
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786056559990
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
388
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-04
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Çarşamba Perisi Özgecan

35,00TL
26,25TL
%25
Satışta değil
9786056559990
633381
Çarşamba Perisi Özgecan
Çarşamba Perisi Özgecan
26.25

Songül Aslan-Anne
İnsanları çok sevmeni, insanlara güvenmeni sana ben öğretmiştim, şimdi çaresizim ve ne söyleyeceğimi bilemiyorum.”

Mehmet Aslan-Baba
“Özom'un romanını yazmayı düşündüm fakat bana göre olmadığını anladım. Herhalde her satırında, her sayfasında mum gibi erirdim ve sonunda ne ışık kalırdı ne de ben.”

Beste Aslan-Abla
Özgecan, bir gün “kadınlar neden sardunyaları çok sever” diye sormuştu, cevap veremediğimi görünce “ikisinin de kırıldıkça yeşeren dalları var, o yüzden” demişti.

Barış Aslan-Kardeş
“Küçük küçük kavgalarımız olurdu ama seni çok özledim abla…”

Nazlıcan Aktaş-Arkadaş
“Onun için dua ediyorum, sesini dinliyorum, belki rüyamda görürüm diye fotoğrafına bakarak uyuyorum.

Bahaettin Kabahasanoğlu
“Özgecan, ülkenin adına iliştirilmiş bir hüzün notu olarak sürekli hatırlanacak.”

Baba Mehmet Aslan, yazarla sohbetinde bir rüya gördüğünü ve rüyasında Özgecan'ın kendisine inci taneli tesbihle birlikte iki lâle verdiğini gözleri dolarak anlatıyor.

Yazar, cebindeki inci taneli tesbihi hatırlıyor ve çıkarıp “Bu sizin” diyerek uzatıyor. Tesbihi alan Mehmet Aslan, gittikçe daha da artan hıçkırıklara boğuluyor ve “Olmaz böyle bir şey” diye söyleniyor çünkü tesbihin ucunda iki lale vardı.

Bahaettin Kabahasanoğlu, bu durumu “Roman bana geldi” diye özetliyor.

  • Açıklama
    • Songül Aslan-Anne
      İnsanları çok sevmeni, insanlara güvenmeni sana ben öğretmiştim, şimdi çaresizim ve ne söyleyeceğimi bilemiyorum.”

      Mehmet Aslan-Baba
      “Özom'un romanını yazmayı düşündüm fakat bana göre olmadığını anladım. Herhalde her satırında, her sayfasında mum gibi erirdim ve sonunda ne ışık kalırdı ne de ben.”

      Beste Aslan-Abla
      Özgecan, bir gün “kadınlar neden sardunyaları çok sever” diye sormuştu, cevap veremediğimi görünce “ikisinin de kırıldıkça yeşeren dalları var, o yüzden” demişti.

      Barış Aslan-Kardeş
      “Küçük küçük kavgalarımız olurdu ama seni çok özledim abla…”

      Nazlıcan Aktaş-Arkadaş
      “Onun için dua ediyorum, sesini dinliyorum, belki rüyamda görürüm diye fotoğrafına bakarak uyuyorum.

      Bahaettin Kabahasanoğlu
      “Özgecan, ülkenin adına iliştirilmiş bir hüzün notu olarak sürekli hatırlanacak.”

      Baba Mehmet Aslan, yazarla sohbetinde bir rüya gördüğünü ve rüyasında Özgecan'ın kendisine inci taneli tesbihle birlikte iki lâle verdiğini gözleri dolarak anlatıyor.

      Yazar, cebindeki inci taneli tesbihi hatırlıyor ve çıkarıp “Bu sizin” diyerek uzatıyor. Tesbihi alan Mehmet Aslan, gittikçe daha da artan hıçkırıklara boğuluyor ve “Olmaz böyle bir şey” diye söyleniyor çünkü tesbihin ucunda iki lale vardı.

      Bahaettin Kabahasanoğlu, bu durumu “Roman bana geldi” diye özetliyor.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat