%30
Bir Dükkanı Beklemek Uğur Nazlıcan
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789750842979
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
88
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
4
Basım Tarihi
2020-11
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Bir Dükkanı Beklemek

12,00TL
8,40TL
%30
Satışta değil
9789750842979
760524
Bir Dükkanı Beklemek
Bir Dükkanı Beklemek
8.40

“... elimde filmler, cebimde kırıntılarla
dolaşmasam, ben kendimin masal kuşu
olmaktan, kendi yolumu kendime
kaybettirmekten kurtulur muyum?”

Uğur Nazlıcan ilk kitabı Bir Dükkânı Beklemek'te zorlamasız, etkileyici, farklı bir anlatı sunmayı başarıyor.Hansel ve Gretel'den Van Gogh'a, Siyah Kalem'den Binbir Gece'ye çağrışımlarla örülü on dört öyküden oluşan kitap, daha ilk cümleden yakalıyor okuru.

Düşünülenle olanın, gerçekle rüyanın, asılla suretin, geçmişle geleceğin birbirine erdiği, birbirinde eridiği anları yakalıyor Nazlıcan, ışıkla gölgenin kesiştiği yerde tek bir varlığın parçalanmış suretleri olan şeylerin öykülerini anlatıyor.

Aklımda çay demlemek vardı ama demleyeceğim çayı karşımda oturan çıraklığımın beğenmeme ihtimalinden korkuyordum. Çıraklığım karşısında kalfalığımın çayına güvenmiyordum. Belki şimdi burada ustalığım olsa, onun demleyeceği çayı her ikimiz de beğenirdik. Ama ustalığımın burada olmasından da korkuyordum; daha doğrusu,ustalığımın demleyeceği çayı çıraklığımın beğenmesinden ve devamında ustalığımla çıraklığım arasında doğacak şefkatten pay alamamaktan, ayrı düşmekten korkuyordum.

  • Açıklama
    • “... elimde filmler, cebimde kırıntılarla
      dolaşmasam, ben kendimin masal kuşu
      olmaktan, kendi yolumu kendime
      kaybettirmekten kurtulur muyum?”

      Uğur Nazlıcan ilk kitabı Bir Dükkânı Beklemek'te zorlamasız, etkileyici, farklı bir anlatı sunmayı başarıyor.Hansel ve Gretel'den Van Gogh'a, Siyah Kalem'den Binbir Gece'ye çağrışımlarla örülü on dört öyküden oluşan kitap, daha ilk cümleden yakalıyor okuru.

      Düşünülenle olanın, gerçekle rüyanın, asılla suretin, geçmişle geleceğin birbirine erdiği, birbirinde eridiği anları yakalıyor Nazlıcan, ışıkla gölgenin kesiştiği yerde tek bir varlığın parçalanmış suretleri olan şeylerin öykülerini anlatıyor.

      Aklımda çay demlemek vardı ama demleyeceğim çayı karşımda oturan çıraklığımın beğenmeme ihtimalinden korkuyordum. Çıraklığım karşısında kalfalığımın çayına güvenmiyordum. Belki şimdi burada ustalığım olsa, onun demleyeceği çayı her ikimiz de beğenirdik. Ama ustalığımın burada olmasından da korkuyordum; daha doğrusu,ustalığımın demleyeceği çayı çıraklığımın beğenmesinden ve devamında ustalığımla çıraklığım arasında doğacak şefkatten pay alamamaktan, ayrı düşmekten korkuyordum.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat