%34
Ben Bineal Sanatçısı Değilim %10 indirimli Ardan Özmenoğlu
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786056353819
Boyut
16.50x24.00
Sayfa Sayısı
104
Baskı
1
Basım Tarihi
2014-12
Kapak Türü
Ciltli
Kağıt Türü
Kuşe
Dili
Türkçe

Ben Bienal Sanatçısı Değilim (Ciltli)

Yayınevi : Masa Yayınevi
41,67TL
27,09TL
%34
Satışta değil
9786056353819
565833
Ben Bienal Sanatçısı Değilim (Ciltli)
Ben Bienal Sanatçısı Değilim (Ciltli)
27.09

Ardan Özmenoğlu'nun, 2000'li yılların başlarından bugüne uzanan sanatsal üretiminde karşılaşma veya hesaplaşma ihtiyacı duyduğu eserlerden iki tanesi de Kaplumbağa Terbiyecisi ve Mona Lisa. Birinin etrafında dönen yerel sanat piyasasına ilişkin tartışmalar ve diğerinin muzip gülümsemesinin etrafında kurgulanan sanat tarihsel aura, Özmenoğlu'nun üretiminde uğraştığı kavramlara da sirayet etmiş sanki. Sanat eserinin biricikliği, kendinden menkul ''değeri'', alınıp satılabilirliği, sanatçının pratiğinde sürekli atıfta bulunduğu temel dertleri arasında. ''Kesinlikle müzeler için yapılmadığını'' beyan eden tuvalle veya ''Seks Satar'' klişesini tekrar eden çekici kırmızı neon işiyle sanatın piyasa değerini bir tür deneye tabi tutan sanatçının işlerinde, yerel kültürel işaretler, sözler ve hatırlatıcılar, küresel tüketime, alışkanlıklara ve daha geniş bir coğrafyaya dair referanslarla yan yana geliyor; içerikle malzeme oyuncu bir yöntemle diyaloga giriyor.

Özmenoğlu, sanat tarihine referans verirken bugünün yaygın kullanımda olan malzemelerini, tekniklerini kendine özgü biçimlerde devreye sokarak, özgün bir sanatçı olarak kendi yolunu çiziyor. Bu kitap da okuyucuya sanatçının öğrencilikten kendi atölyesine geçtiği 2006-2012 yılları arasındaki üretimi içindeki tematik ve kavramsal hatlar etrafında bir ''rehberli tur'' vadediyor.

  • Açıklama
    • Ardan Özmenoğlu'nun, 2000'li yılların başlarından bugüne uzanan sanatsal üretiminde karşılaşma veya hesaplaşma ihtiyacı duyduğu eserlerden iki tanesi de Kaplumbağa Terbiyecisi ve Mona Lisa. Birinin etrafında dönen yerel sanat piyasasına ilişkin tartışmalar ve diğerinin muzip gülümsemesinin etrafında kurgulanan sanat tarihsel aura, Özmenoğlu'nun üretiminde uğraştığı kavramlara da sirayet etmiş sanki. Sanat eserinin biricikliği, kendinden menkul ''değeri'', alınıp satılabilirliği, sanatçının pratiğinde sürekli atıfta bulunduğu temel dertleri arasında. ''Kesinlikle müzeler için yapılmadığını'' beyan eden tuvalle veya ''Seks Satar'' klişesini tekrar eden çekici kırmızı neon işiyle sanatın piyasa değerini bir tür deneye tabi tutan sanatçının işlerinde, yerel kültürel işaretler, sözler ve hatırlatıcılar, küresel tüketime, alışkanlıklara ve daha geniş bir coğrafyaya dair referanslarla yan yana geliyor; içerikle malzeme oyuncu bir yöntemle diyaloga giriyor.

      Özmenoğlu, sanat tarihine referans verirken bugünün yaygın kullanımda olan malzemelerini, tekniklerini kendine özgü biçimlerde devreye sokarak, özgün bir sanatçı olarak kendi yolunu çiziyor. Bu kitap da okuyucuya sanatçının öğrencilikten kendi atölyesine geçtiği 2006-2012 yılları arasındaki üretimi içindeki tematik ve kavramsal hatlar etrafında bir ''rehberli tur'' vadediyor.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat