%15
9. Uluslararası Eğitimde Yaratıcı Drama Semineri (03-07 Mart 2003) Yab
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786257582711
Boyut
16.00x23.50
Sayfa Sayısı
160
Basım Yeri
Ankara
Baskı
1
Basım Tarihi
2021-09
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

9. Uluslararası Eğitimde Yaratıcı Drama Semineri (03-07 Mart 2003) Yabancılaşma-Yabancılaştırma Forum Tiyatro Drama

44,00TL
37,40TL
%15
Satışta değil
9786257582711
898778
9. Uluslararası Eğitimde Yaratıcı Drama Semineri (03-07 Mart 2003) Yabancılaşma-Yabancılaştırma Forum Tiyatro Drama
9. Uluslararası Eğitimde Yaratıcı Drama Semineri (03-07 Mart 2003) Yabancılaşma-Yabancılaştırma Forum Tiyatro Drama
37.40

“…Türkiye'deki en ağırlıklı yabancılaştırma süreçlerinin, Osmanlı döneminde başlayan, ancak Cumhuriyet'in ilanı ile birlikte kökten bir devrim kimliğine bürünen modernleşme ya da çağdaşlaşma projeleriyle yaşama geçirdiği söylenebilir. Özellikle 1950'lerden ama özellikle 1980'lerden sonra modernleşme sürecinin yavaşlatılarak, etkisizleştirilerek ve farklı yönlere çekilerek başkalaştırılması, “soyutlanmışlık duygusu” yaklaşık üç kuşak sonrasında yavaş yavaş ortadan kalkabilecekken, bu durumun süreklilik kazanmasına neden olmuş, üstelik Türkiye, dünyada bir başka örneği olmayan, biri seküler diğeri kaderci iki ayrımlaşmış toplumun yan yana yaşadığı iki parçalı bir toplum haline dönüşmüştür. Bu durumun içinde barındırdığı gerilim, bundan da öte şiddete dayalı çatışma gizilgücü, hiç kuşku yok ki, Türkiye'nin en önemli ve tehlikeli sosyo-politik ve sosyo-kültürel sorunlarının başında gelmektedir.

Yabancılaştırma sürecinin bir diğer sonucu olan “güçsüzlük” olgusu da Türkiye'de kabaca 1500 yıllık devlet geleneği ve uygulamasında, ayrıca aile ve toplum içi ilişkilerde ağır bir biçimde yaşanan baskılar nedeniyle, yaygınlık kazanmıştır. Cumhuriyet devrimi ve karşıt devrim dönemleri de “güçsüzlük duygusunun azalmasını değil, artmasını sağlamış, üstelik Türkiye'de demokrasi, yalnızca “sandık demokrasisi” olarak uygulanabilmiştir. Açıkçası demokrasi ne halk ne de politikacılar tarafından bir yaşam biçimine dönüştürülebilmiş, seçmenler politikacıları, politikacılar ise seçmenleri “kullandıklarını” sanarak, hep birlikte “öze yabancılaşma”nın dipsiz kuyusuna yuvarlanıvermişlerdir...”

Çağdaş Drama Derneği tarafından 3-7 Mart 2003 tarihleri arasında gerçekleştirilen 9. Uluslararası Eğitimde Yaratıcı Drama Semineri'nde tamamlanan çağrılı konferans, panel ve atölye oturumlarından oluşturulan bu kitap hem yabancılaşma- yabancılaştırma üzerine kavramsal incelemeleri hem de uygulama örneklerini geniş ölçüde kapsamaktadır.

  • Açıklama
    • “…Türkiye'deki en ağırlıklı yabancılaştırma süreçlerinin, Osmanlı döneminde başlayan, ancak Cumhuriyet'in ilanı ile birlikte kökten bir devrim kimliğine bürünen modernleşme ya da çağdaşlaşma projeleriyle yaşama geçirdiği söylenebilir. Özellikle 1950'lerden ama özellikle 1980'lerden sonra modernleşme sürecinin yavaşlatılarak, etkisizleştirilerek ve farklı yönlere çekilerek başkalaştırılması, “soyutlanmışlık duygusu” yaklaşık üç kuşak sonrasında yavaş yavaş ortadan kalkabilecekken, bu durumun süreklilik kazanmasına neden olmuş, üstelik Türkiye, dünyada bir başka örneği olmayan, biri seküler diğeri kaderci iki ayrımlaşmış toplumun yan yana yaşadığı iki parçalı bir toplum haline dönüşmüştür. Bu durumun içinde barındırdığı gerilim, bundan da öte şiddete dayalı çatışma gizilgücü, hiç kuşku yok ki, Türkiye'nin en önemli ve tehlikeli sosyo-politik ve sosyo-kültürel sorunlarının başında gelmektedir.

      Yabancılaştırma sürecinin bir diğer sonucu olan “güçsüzlük” olgusu da Türkiye'de kabaca 1500 yıllık devlet geleneği ve uygulamasında, ayrıca aile ve toplum içi ilişkilerde ağır bir biçimde yaşanan baskılar nedeniyle, yaygınlık kazanmıştır. Cumhuriyet devrimi ve karşıt devrim dönemleri de “güçsüzlük duygusunun azalmasını değil, artmasını sağlamış, üstelik Türkiye'de demokrasi, yalnızca “sandık demokrasisi” olarak uygulanabilmiştir. Açıkçası demokrasi ne halk ne de politikacılar tarafından bir yaşam biçimine dönüştürülebilmiş, seçmenler politikacıları, politikacılar ise seçmenleri “kullandıklarını” sanarak, hep birlikte “öze yabancılaşma”nın dipsiz kuyusuna yuvarlanıvermişlerdir...”

      Çağdaş Drama Derneği tarafından 3-7 Mart 2003 tarihleri arasında gerçekleştirilen 9. Uluslararası Eğitimde Yaratıcı Drama Semineri'nde tamamlanan çağrılı konferans, panel ve atölye oturumlarından oluşturulan bu kitap hem yabancılaşma- yabancılaştırma üzerine kavramsal incelemeleri hem de uygulama örneklerini geniş ölçüde kapsamaktadır.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat