%30
2. Dünya Savaşından Sonra Türkiye'de Çok Partili Düzene Geçişte Dış Et
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
3990000014614
Boyut
13.50x20.00
Sayfa Sayısı
369
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

2. Dünya Savaşından Sonra Türkiye'de Çok Partili Düzene Geçişte Dış Etkenler

18,52TL
12,96TL
%30
Satışta değil
3990000014614
747362
2. Dünya Savaşından Sonra Türkiye'de Çok Partili Düzene Geçişte Dış Etkenler
2. Dünya Savaşından Sonra Türkiye'de Çok Partili Düzene Geçişte Dış Etkenler
12.96

2. Dünya Savaşının bitimine doğru İsmet İnönü çok partili demokratik düzene geçileceğini bildirdi ve öyle de oldu. Oysa, Atatürk'ün 1930 yılında Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı kurdurarak çok partili düzene geçmesini erken ve yersiz olarak nitelendiren İnönü, onun ölümünden sonra kendisini üstelik Almanya'nın "Führer"ine, İtalya'nın "Duçe"sine koşut bir biçimde "Milli Şef" ilan ettirmiş bulunuyordu. Ama şimdi, Führer de, Duçe de, "demokratik" ülkelerce yenilmiş ve tarihin derinliklerine gömülmüşlerdi. Yoksa sıra şimdi Milli Şef'e mi gelmişti? Çünkü kendilerini "demokratik" olarak tanıtan ABD, İngiltere ve Rusya, savaşın son amacının yeryüzünde, tüm ülkelerde, anti-demokratik rejimleri devirerek yerlerine demokratik olanlarını geçirmek olduğunu açıklayıp duruyorlardı. Türkiye'deki rejim ise, Milli Şef'i, tek partisi, parti-devlet anlayışı bakımından, tam anlamıyla "anti-demokratik"ti. Ve Stalin, Türkiye'yi açıkça tehdit etmeye başlamıştı. İnönü'nün elini çabuk tutarak "demokratikleşmesi" gerekiyordu!..
(Arka Kapak)

  • Açıklama
    • 2. Dünya Savaşının bitimine doğru İsmet İnönü çok partili demokratik düzene geçileceğini bildirdi ve öyle de oldu. Oysa, Atatürk'ün 1930 yılında Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı kurdurarak çok partili düzene geçmesini erken ve yersiz olarak nitelendiren İnönü, onun ölümünden sonra kendisini üstelik Almanya'nın "Führer"ine, İtalya'nın "Duçe"sine koşut bir biçimde "Milli Şef" ilan ettirmiş bulunuyordu. Ama şimdi, Führer de, Duçe de, "demokratik" ülkelerce yenilmiş ve tarihin derinliklerine gömülmüşlerdi. Yoksa sıra şimdi Milli Şef'e mi gelmişti? Çünkü kendilerini "demokratik" olarak tanıtan ABD, İngiltere ve Rusya, savaşın son amacının yeryüzünde, tüm ülkelerde, anti-demokratik rejimleri devirerek yerlerine demokratik olanlarını geçirmek olduğunu açıklayıp duruyorlardı. Türkiye'deki rejim ise, Milli Şef'i, tek partisi, parti-devlet anlayışı bakımından, tam anlamıyla "anti-demokratik"ti. Ve Stalin, Türkiye'yi açıkça tehdit etmeye başlamıştı. İnönü'nün elini çabuk tutarak "demokratikleşmesi" gerekiyordu!..
      (Arka Kapak)

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat