"İlk romanlarıyla amansız bir gözlemci ve büyük bir süpheci olduğunu gösteren Kemal Tahir, son yıllarda art arda yayımladığı eserleriyle, Türk toplum gerçeğinin en gizli ve temel unsurlarını , en canalıcı noktalarını ve kaynaklarını dile getirmeye yöneldiğini belli etmişti. Bir yandan, sanatın gereklerine uymak, yani somut olanı, canlı olanı, karmaşık olanı, dile gelmezi ortaya dökmek; bir yandan da, sınırsız çeşitlilik ve rastlantısallık altında yatan temel gerçeği ve değişmez olanı bulmak, ortaya çıkarmak istiyordu. Büyük eserlerin dokusunu teşkil eden çatışmayı , somutla soyut, yani gözlemle fikir arasındaki çatışmayı daha üstün bir düzeyde, tek bir varlık halinde kaynaştırıp vermeye yönelmişti." -Selahattin Hilav-
- Açıklama
"İlk romanlarıyla amansız bir gözlemci ve büyük bir süpheci olduğunu gösteren Kemal Tahir, son yıllarda art arda yayımladığı eserleriyle, Türk toplum gerçeğinin en gizli ve temel unsurlarını , en canalıcı noktalarını ve kaynaklarını dile getirmeye yöneldiğini belli etmişti. Bir yandan, sanatın gereklerine uymak, yani somut olanı, canlı olanı, karmaşık olanı, dile gelmezi ortaya dökmek; bir yandan da, sınırsız çeşitlilik ve rastlantısallık altında yatan temel gerçeği ve değişmez olanı bulmak, ortaya çıkarmak istiyordu. Büyük eserlerin dokusunu teşkil eden çatışmayı , somutla soyut, yani gözlemle fikir arasındaki çatışmayı daha üstün bir düzeyde, tek bir varlık halinde kaynaştırıp vermeye yönelmişti." -Selahattin Hilav-
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.