Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789758855889
Boyut
18.50x18.50
Sayfa Sayısı
203
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2011-02
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

HidimŞiir ve Etika Çevirileri

12,43TL
Satışta değil
9789758855889
482275
Hidim
Hidim Şiir ve Etika Çevirileri
12.43
KİMSELER BİLEMEZ BENİ

Kimseler bilemez beni
Senin beni bildiğin kadar

İçinde yanyana uyuduğumuz
Gözlerin
Benim insan parıltılarıma
Dünyanın gecelerinden daha iyi bir gelecek hazırladı

İçinde uçtuğum gözlerin
Yolların gidişine
Dünyanın dışında bir anlam verdi

Bize belirtenler
Gözlerindeki sonsuz yalnızlığımızı
Artık kendilerini sandıkları gibi değiller

Kimseler bilemez seni


HİDİM ismi için, Seda Arun şöyle diyor;

Bir yazarın ya da şairin ölümünden sonra ilk kez yayımlanacak eserini hazırlamak kadar, eserine isim bulmak da çok zordur. Bu tür çalışmalarda kitabın ismi, ya içindeki bir başlıktan seçilir ya da arşive bakılarak en uygun olanı aranır.

Bu kitaba isim ararken Özdemir Asafın arşivi tarandı. Yayımlamayı düşündüğü, kapak tasarımlarını da yaptığı, ancak yayımlamadığı bir çok kitap ismine rastlandı. Ancak bu isimleri, ileride hazırlayacağı kendi şiir kitapları için düşündüğü görüldü. Dolayısıyla, daha önce çok azı dergilerde yayınlanmış olan çevirilerin toplandığı bu kitaba, mektuplarında rastlanan hayali bir şehrin adı verildi.
Özdemir Asaf, Ankara Piyade Okulunda askerliğini yaparken 14 Ağustos 1948de karısı Sabahat Selma Tezakına yazdığı mektupta Hidimi şöyle anlatır:

Yolculuğumuz çok uzun sürdü. Bir çok yerlerde çok beklediğimiz gibi, çok defa da ağır ağır gittik. Ankaraya 21, buçuk saatte geldik. Mektebe girdiğimizde öğle olmak üzere idi. Yemekten sonra yatakhaneye çıkarak yattım. Uyuduğum müddetçe rüya gördüm. Rüyamda sadece seni gördüm. Karıcığım; kurayı benim yerime sen çekmişin ve bana geliyorsun. Çektiğin yer de HİDİM isminde bir yer. Kime sorsak bilmiyor. Rüyamda o yeri haritada arıyoruz ve cenubi garbî {güneybatı} anadoluda bir yerde buluyoruz. ...Sonra ben bir çok haritada öyle bir yer aradımsa da bulamadım. Orası rüyaların şehri olmalı.




1 Ekim 1949 tarihli Kaynak Aylık Şiir Dergisinin, Dünya Şiiri Üstün Sayısında Özdemir Asafın MUASIR ŞİİRİN HÜVİYETİ HAKKINDA BİR KAÇ DÜŞÜNCE VE DÜNYA ŞİİRİNE GENEL BİR BAKIŞ isimli yazısından alıntı:

Hindistan gibi yüz binlerce tanrı arkasında kalarak garp ile düşünce alış verişi yapamayan ülkelere inhisar etmiştir. Onlar ruh ile, Tanrılar ile, hazan yaprakları ile meşgul olmakta devam ederlerken yaşadıkları sefaleti bilmemektedirler. Zira bakış her yerde olmasına mukabil görüş garptadır. Ve Hindistana bu gözlük henüz varmamıştır. Bu asrın içinde ulaşsa bile, sosyal değerde bir vüsat arzedebilmek için bir nesil yetişmesine intizar edecektir.
Dilleri, dinleri ve âdetleri ile dünyanın hemen her tarafından ayrılan Hindistan hakkında umumî konuşmak imkânsızdır. Çeşitli inançların kaynaştığı, yüzbinlerce tanrıların tapacak adam bulduğu Hindistanın şairlerine hâkim olan zihniyet lirizmdir. Avrupaî düşünüşe Eskimolar Hintlilerden daha çok yaklaşmışlardır.


Hidimdeki şairlerin birkaçını anmak gerekirse;


Clément MAROT (1497-1544)
Joachım du BELLAY (1522-1560)
Marcelıne DESBORDES-VALMORE (1786-1859)
Alfred de MUSSET (1810-1857)
Langston HUGHES (1902-1967)
  • Açıklama
    • KİMSELER BİLEMEZ BENİ

      Kimseler bilemez beni
      Senin beni bildiğin kadar

      İçinde yanyana uyuduğumuz
      Gözlerin
      Benim insan parıltılarıma
      Dünyanın gecelerinden daha iyi bir gelecek hazırladı

      İçinde uçtuğum gözlerin
      Yolların gidişine
      Dünyanın dışında bir anlam verdi

      Bize belirtenler
      Gözlerindeki sonsuz yalnızlığımızı
      Artık kendilerini sandıkları gibi değiller

      Kimseler bilemez seni


      HİDİM ismi için, Seda Arun şöyle diyor;

      Bir yazarın ya da şairin ölümünden sonra ilk kez yayımlanacak eserini hazırlamak kadar, eserine isim bulmak da çok zordur. Bu tür çalışmalarda kitabın ismi, ya içindeki bir başlıktan seçilir ya da arşive bakılarak en uygun olanı aranır.

      Bu kitaba isim ararken Özdemir Asafın arşivi tarandı. Yayımlamayı düşündüğü, kapak tasarımlarını da yaptığı, ancak yayımlamadığı bir çok kitap ismine rastlandı. Ancak bu isimleri, ileride hazırlayacağı kendi şiir kitapları için düşündüğü görüldü. Dolayısıyla, daha önce çok azı dergilerde yayınlanmış olan çevirilerin toplandığı bu kitaba, mektuplarında rastlanan hayali bir şehrin adı verildi.
      Özdemir Asaf, Ankara Piyade Okulunda askerliğini yaparken 14 Ağustos 1948de karısı Sabahat Selma Tezakına yazdığı mektupta Hidimi şöyle anlatır:

      Yolculuğumuz çok uzun sürdü. Bir çok yerlerde çok beklediğimiz gibi, çok defa da ağır ağır gittik. Ankaraya 21, buçuk saatte geldik. Mektebe girdiğimizde öğle olmak üzere idi. Yemekten sonra yatakhaneye çıkarak yattım. Uyuduğum müddetçe rüya gördüm. Rüyamda sadece seni gördüm. Karıcığım; kurayı benim yerime sen çekmişin ve bana geliyorsun. Çektiğin yer de HİDİM isminde bir yer. Kime sorsak bilmiyor. Rüyamda o yeri haritada arıyoruz ve cenubi garbî {güneybatı} anadoluda bir yerde buluyoruz. ...Sonra ben bir çok haritada öyle bir yer aradımsa da bulamadım. Orası rüyaların şehri olmalı.




      1 Ekim 1949 tarihli Kaynak Aylık Şiir Dergisinin, Dünya Şiiri Üstün Sayısında Özdemir Asafın MUASIR ŞİİRİN HÜVİYETİ HAKKINDA BİR KAÇ DÜŞÜNCE VE DÜNYA ŞİİRİNE GENEL BİR BAKIŞ isimli yazısından alıntı:

      Hindistan gibi yüz binlerce tanrı arkasında kalarak garp ile düşünce alış verişi yapamayan ülkelere inhisar etmiştir. Onlar ruh ile, Tanrılar ile, hazan yaprakları ile meşgul olmakta devam ederlerken yaşadıkları sefaleti bilmemektedirler. Zira bakış her yerde olmasına mukabil görüş garptadır. Ve Hindistana bu gözlük henüz varmamıştır. Bu asrın içinde ulaşsa bile, sosyal değerde bir vüsat arzedebilmek için bir nesil yetişmesine intizar edecektir.
      Dilleri, dinleri ve âdetleri ile dünyanın hemen her tarafından ayrılan Hindistan hakkında umumî konuşmak imkânsızdır. Çeşitli inançların kaynaştığı, yüzbinlerce tanrıların tapacak adam bulduğu Hindistanın şairlerine hâkim olan zihniyet lirizmdir. Avrupaî düşünüşe Eskimolar Hintlilerden daha çok yaklaşmışlardır.


      Hidimdeki şairlerin birkaçını anmak gerekirse;


      Clément MAROT (1497-1544)
      Joachım du BELLAY (1522-1560)
      Marcelıne DESBORDES-VALMORE (1786-1859)
      Alfred de MUSSET (1810-1857)
      Langston HUGHES (1902-1967)
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat