%20
Edebiyatta Bir Motif Olarak İğrenilen Kimlikler İnci Aras
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051961217
Boyut
13.50x21.50
Sayfa Sayısı
256
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2018-02
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Edebiyatta Bir Motif Olarak İğrenilen KimliklerVaroluşçuluk Bağlamında Karşılaştırmalı Bir Çalışma

50,00TL
40,00TL
%20
Satışta değil
9786051961217
742225
Edebiyatta Bir Motif Olarak İğrenilen Kimlikler
Edebiyatta Bir Motif Olarak İğrenilen Kimlikler Varoluşçuluk Bağlamında Karşılaştırmalı Bir Çalışma
40.00

Sartre bireyinin yazgısını devralan insanoğlunu zorlu bir macera beklemektedir. Önce kendinde-varlık denilen şeyin kabuğunu kıracak, içindeki özü, kendi-için'ini özgür kılacaktır. Geride ise dönüp dolaşıp sığınacağı ne kabuk kalacaktır ne de korunaklı bir yuvası. Bu yenidoğanın hareketleri, anadan doğma bir körden veya rüzgarda uçuşan bir çiçekten farksızdır. Yenidoğanın da bunu anlaması uzun sürmez. Zira o, yakıp yıkmak için silahlanmış bu yeni varoluş biçimiyle bir yere varamayacaktır, bir şeye tutunmalıdır. Şimdi gereksinim duyduğu tek şey, ayaklarını yere sabitleyecek bir yabancı ettir.

İşte, cennetteki huzur bahçesinden yasak olana meylettiği için kapı dışarı edilen insanoğlunun, şeytansı olanın cazibesine kendini kaptırması, Tanrısal tahtına oturmak uğruna, bu şeytansının yabancı maddesini kendi insan-bedeninde sentezlemeye yeltenmesi bu yüzdendir. Nitekim o, ancak bu şekilde soyut varoluşunu somut kılabilecektir ve işte o zaman Olimpos dağında taht kurabilecektir... Fakat onunki bir varoluş çilesine evrilen bir karayazgıdır ve sonu her halükarda yenilgidir.

  • Açıklama
    • Sartre bireyinin yazgısını devralan insanoğlunu zorlu bir macera beklemektedir. Önce kendinde-varlık denilen şeyin kabuğunu kıracak, içindeki özü, kendi-için'ini özgür kılacaktır. Geride ise dönüp dolaşıp sığınacağı ne kabuk kalacaktır ne de korunaklı bir yuvası. Bu yenidoğanın hareketleri, anadan doğma bir körden veya rüzgarda uçuşan bir çiçekten farksızdır. Yenidoğanın da bunu anlaması uzun sürmez. Zira o, yakıp yıkmak için silahlanmış bu yeni varoluş biçimiyle bir yere varamayacaktır, bir şeye tutunmalıdır. Şimdi gereksinim duyduğu tek şey, ayaklarını yere sabitleyecek bir yabancı ettir.

      İşte, cennetteki huzur bahçesinden yasak olana meylettiği için kapı dışarı edilen insanoğlunun, şeytansı olanın cazibesine kendini kaptırması, Tanrısal tahtına oturmak uğruna, bu şeytansının yabancı maddesini kendi insan-bedeninde sentezlemeye yeltenmesi bu yüzdendir. Nitekim o, ancak bu şekilde soyut varoluşunu somut kılabilecektir ve işte o zaman Olimpos dağında taht kurabilecektir... Fakat onunki bir varoluş çilesine evrilen bir karayazgıdır ve sonu her halükarda yenilgidir.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat