Ceza Muhakemesinde Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Denetle
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789750214745
Boyut
165-235
Sayfa Sayısı
570
Basım Yeri
Ankara
Baskı
2
Basım Tarihi
2011-04
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2.Hamur
Dili
Türkçe

Ceza Muhakemesinde Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Denetlenmesi

Yazar: Seydi Kaymaz
Yayınevi : Seçkin Yayıncılık
61,75TL
Satışta değil
9789750214745
484940
Ceza Muhakemesinde Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Denetlenmesi
Ceza Muhakemesinde Telekomünikasyon Yoluyla Yapılan İletişimin Denetlenmesi
61.75
Kişilerin temel haklarından olan özel hayalın gizliliğini ihlal ettiğinden, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi tedbirine başvurulması sıkı koşullara tabi tutulmuştur (CMK 135 md). Ancak uygulamada koşulları bulunmadığı halde bu tedbire başvurulması tartışmalara ve kaygılara neden olmaktadır. Yanlış uygulamaların bir nedeni de tedbirin hukuksal boyutları yanında teknik boyutunun da bulunması ve hukukçuların teknik konularda yeterince bilgi sahibi olmamasıdır. 0 nedenle eserin birinci bölümünde, "denetim" den ve "iletişimin tespiti", "iletişimin dinlenmesi", "iletişimin kaydedilmesi", "mobil telefonun yerinin tespiti", "sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi" gibi denetim şekillerinden ne anlaşılması gerektiği açıklanmıştır. Bu bölümde ayrıca özel hayatın gizliliği, gizliliğin anayasal ve yasal dayanakları, gizliliğin sınırlanması ve bu sınırlamanın sınırları konusu ele alınmıştır.
Eserin ikinci bölümünde, tedbire başvurulmasının koşulları ayrıntılı bir şekilde irdelenmiş; bu bağlamda, tedbirin uygulanabileceği suçlar (katalog kapsamındaki suçlar), tedbire başvurulması için gerekli şüphenin derecesi, son çare prensibi karşılaştırmalı hukuk ve Yüksek Mahkememizin uygulaması da dikkate alınarak ayrıntılı bir şekilde incelemiştir. Bu bölümde denetimi yasak olan veya özel usule tabi kişiler ve bu kişilerin, örneğin hâkim ve C.Savcıları, avukatlar ile milletvekillerinin iletişiminin denetlenmesinin koşulları, özellikle müdafilerin iletişiminin denetlenmesi sorunu ele alınmıştır.
Üçüncü bölümde iletişimin denetlenmesi sonucu elde edilen kayıtların muhafaza edilmesi ve imha edilmesi konuları ele alınmış; ayrıca 6100 sayılı HMK ve değişik 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu hükümleri ışığında tedbirin hukuka aykırı bir şekilde uygulanması sonucu meydana gelen zarar nedeniyle devletin, hakimler ile [.Savcılarının hukuksal sorumluluğu konusu irdelenmiştir.
"Denetim Sonucu Elde Edilen Delillerin Değerlendirilmesi" baslığını taşıyan eserimizin dördüncü bölümünde, tedbirin uygulanması sonucu elde edilen delillerin ispat bakımından değeri, tek basına mahkûmiyete esas olup olamayacağı; keza tesadüfen elde edilen delillerden ne anlaşılması gerektiği ve bu delillerin soruşturmaya ve hükme esas alınıp alınamayacağı konusu karşılaştırmalı hukuk ve Yargıtay içtihatları ışığında detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Bu bölümde ayrıca suçun önlenmesi amacıyla yapılan iletişimin dinlenmesi ve/veya kaydedilmesi sonucu elde edilen delillerin suç islendikten sonra soruşturma ve kovuşturmada kullanılıp kullanılamayacağı sorunu konusunda bilgi verilmiştir
Kitabın sonundaki "ilgili kararlar" bölümünde ise Yüksek Mahkememiz Yargıtay ve Danıştay'ın emsal kararlarına yer verilmiştir.

Kitapta Bulunan Konu Başlıkları
- İletişimin Denetlenmesi
- Denetim Şekilleri ve Denetimin Koşulları
- Denetim Kararı Verme Yetkisi
- Elde Edilen Kayıtların Muhafaza ve İmha Edilmesi
- Hukuka Aykırı Denetim Halinde Tazminat Yükümlülüğü
- Denetim Sonucu Elde Edilen Delillerin Değerlendirilmesi
- Tesadüfen Elde Edilen Delillerin Değeri
- İlgili Kararlar
  • Açıklama
    • Kişilerin temel haklarından olan özel hayalın gizliliğini ihlal ettiğinden, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi tedbirine başvurulması sıkı koşullara tabi tutulmuştur (CMK 135 md). Ancak uygulamada koşulları bulunmadığı halde bu tedbire başvurulması tartışmalara ve kaygılara neden olmaktadır. Yanlış uygulamaların bir nedeni de tedbirin hukuksal boyutları yanında teknik boyutunun da bulunması ve hukukçuların teknik konularda yeterince bilgi sahibi olmamasıdır. 0 nedenle eserin birinci bölümünde, "denetim" den ve "iletişimin tespiti", "iletişimin dinlenmesi", "iletişimin kaydedilmesi", "mobil telefonun yerinin tespiti", "sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi" gibi denetim şekillerinden ne anlaşılması gerektiği açıklanmıştır. Bu bölümde ayrıca özel hayatın gizliliği, gizliliğin anayasal ve yasal dayanakları, gizliliğin sınırlanması ve bu sınırlamanın sınırları konusu ele alınmıştır.
      Eserin ikinci bölümünde, tedbire başvurulmasının koşulları ayrıntılı bir şekilde irdelenmiş; bu bağlamda, tedbirin uygulanabileceği suçlar (katalog kapsamındaki suçlar), tedbire başvurulması için gerekli şüphenin derecesi, son çare prensibi karşılaştırmalı hukuk ve Yüksek Mahkememizin uygulaması da dikkate alınarak ayrıntılı bir şekilde incelemiştir. Bu bölümde denetimi yasak olan veya özel usule tabi kişiler ve bu kişilerin, örneğin hâkim ve C.Savcıları, avukatlar ile milletvekillerinin iletişiminin denetlenmesinin koşulları, özellikle müdafilerin iletişiminin denetlenmesi sorunu ele alınmıştır.
      Üçüncü bölümde iletişimin denetlenmesi sonucu elde edilen kayıtların muhafaza edilmesi ve imha edilmesi konuları ele alınmış; ayrıca 6100 sayılı HMK ve değişik 2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu hükümleri ışığında tedbirin hukuka aykırı bir şekilde uygulanması sonucu meydana gelen zarar nedeniyle devletin, hakimler ile [.Savcılarının hukuksal sorumluluğu konusu irdelenmiştir.
      "Denetim Sonucu Elde Edilen Delillerin Değerlendirilmesi" baslığını taşıyan eserimizin dördüncü bölümünde, tedbirin uygulanması sonucu elde edilen delillerin ispat bakımından değeri, tek basına mahkûmiyete esas olup olamayacağı; keza tesadüfen elde edilen delillerden ne anlaşılması gerektiği ve bu delillerin soruşturmaya ve hükme esas alınıp alınamayacağı konusu karşılaştırmalı hukuk ve Yargıtay içtihatları ışığında detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Bu bölümde ayrıca suçun önlenmesi amacıyla yapılan iletişimin dinlenmesi ve/veya kaydedilmesi sonucu elde edilen delillerin suç islendikten sonra soruşturma ve kovuşturmada kullanılıp kullanılamayacağı sorunu konusunda bilgi verilmiştir
      Kitabın sonundaki "ilgili kararlar" bölümünde ise Yüksek Mahkememiz Yargıtay ve Danıştay'ın emsal kararlarına yer verilmiştir.

      Kitapta Bulunan Konu Başlıkları
      - İletişimin Denetlenmesi
      - Denetim Şekilleri ve Denetimin Koşulları
      - Denetim Kararı Verme Yetkisi
      - Elde Edilen Kayıtların Muhafaza ve İmha Edilmesi
      - Hukuka Aykırı Denetim Halinde Tazminat Yükümlülüğü
      - Denetim Sonucu Elde Edilen Delillerin Değerlendirilmesi
      - Tesadüfen Elde Edilen Delillerin Değeri
      - İlgili Kararlar
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat