%60
Vadinin Perileri Halil Cibran
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059133449
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
106
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-04
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Vadinin Perileri

18,00TL
7,20TL
%60
Satışta değil
9786059133449
633177
Vadinin Perileri
Vadinin Perileri
7.20

Martha 16 yaşına basmıştı. Ruhu, doğanın tüm sevimliliğini yansıtan, cilalanmış bir aynaydı ve kalbi, seslerin aksettiği geniş vadiler gibiydi.

Doğanın üzüntülerle doluymuş izlenimi verdiği bir sonbahar günü, dünyevilik hapishanesinden sanki düşüncelerin bir ozanın düşleminden kurtuluvermesi gibi sıyrılarak oturduğu pınarın başında, ağaçlardan düşen sararmış yaprakların savruluşunu seyrediyordu. Rüzgarın yapraklarla, insan ruhlarıyla oynaşan ölüm gibi oynaşmasını izlemekteydi. Gözleri çiçeklere odaklandı ve onların solduklarını, gözelerinin kuruyup küçük parçalara bölündüğünü gördü. Savaş ve kargaşa dönemlerinde süs eşyalarını, mücevherlerini saklayan kadınlar gibi, tohumlarını saklamaktaydılar. Öylece oturup çiçeklere ve ağaçlara bakarken ve geçmekte olan yazın acısını onlarla paylaşırken, vadinin ufalanmış taşlarında bir atlının kendisine doğru yavaş yavaş gelmekte olduğunu gördü. Adamın, zenginliğini gösteren giysileri ve huzur uyandıran bir yapısı vardı. Adam atından indi ve genç kızı nazikçe, daha önce onu kimsenin selamlamadığı bir biçimde selamladı.

  • Açıklama
    • Martha 16 yaşına basmıştı. Ruhu, doğanın tüm sevimliliğini yansıtan, cilalanmış bir aynaydı ve kalbi, seslerin aksettiği geniş vadiler gibiydi.

      Doğanın üzüntülerle doluymuş izlenimi verdiği bir sonbahar günü, dünyevilik hapishanesinden sanki düşüncelerin bir ozanın düşleminden kurtuluvermesi gibi sıyrılarak oturduğu pınarın başında, ağaçlardan düşen sararmış yaprakların savruluşunu seyrediyordu. Rüzgarın yapraklarla, insan ruhlarıyla oynaşan ölüm gibi oynaşmasını izlemekteydi. Gözleri çiçeklere odaklandı ve onların solduklarını, gözelerinin kuruyup küçük parçalara bölündüğünü gördü. Savaş ve kargaşa dönemlerinde süs eşyalarını, mücevherlerini saklayan kadınlar gibi, tohumlarını saklamaktaydılar. Öylece oturup çiçeklere ve ağaçlara bakarken ve geçmekte olan yazın acısını onlarla paylaşırken, vadinin ufalanmış taşlarında bir atlının kendisine doğru yavaş yavaş gelmekte olduğunu gördü. Adamın, zenginliğini gösteren giysileri ve huzur uyandıran bir yapısı vardı. Adam atından indi ve genç kızı nazikçe, daha önce onu kimsenin selamlamadığı bir biçimde selamladı.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat