%38
Yaşam Ve Felsefe Söyleşiler %15 indirimli Michel Henry
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786055159375
Boyut
14.00x20.00
Sayfa Sayısı
166
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-04
Çeviren
Melis Aktaş
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
Entretiens

Yaşam ve Felsefe: Söyleşiler

Yazar: Michel Henry
Yayınevi : MonoKL
26,00TL
16,12TL
%38
Satışta değil
9786055159375
633961
Yaşam ve Felsefe: Söyleşiler
Yaşam ve Felsefe: Söyleşiler
16.12

Henry, Yaşam ve Felsefe: Söyleşiler'de kendi kendini duyan ve kendi kendini etkileyen yaşamın sonsuz ve eşsiz gücü üzerine harika bir diyaloga girişiyor. Her zaman kendine yeten ve fazlasını üreten eşsiz ve olumlu bir yaşam anlayışını sunuyor. Bir Ten Arkeolojisi olarak anlattığı felsefesinin güzergahını çizerken, Batı Felsefesinde eşine hiç rastlanmayan türden, bilgiyle açıklanamayacak bir yaşam duygusunun izini sürüyor ve felsefesini bu öz-duygu üzerine nasıl inşa ettiğini açıklıyor.

"Yaşam neden kutsaldır? Çünkü yaşam bilgisi, bir ayrıma dayanan özne-nesne bilgisinden tamamıyla farklı, mutlak bir bilgi değildir yalnızca, aynı zamanda hiçbir tahakküm içermeyen bir bilgidir. Yaşam kendisine karşı edilgenliğiyle karakterize edilir. Doğdum, kendimi yaratmadım, kesinlikle sorumlusu olmadığım bir olaya bağlı olarak yaşamdayım. Bu durum yaşamın özünü karakterize eder ve nitekim yaşamın her ânında yeniden meydana getirilir. Yaşamım kendine göre hepten edilgendir. Kendiyle ilişkisinde yaşam kendini deneyimler. Kendi kendini tecrübe etmek kendi karşısında hepten edilgen olmak demektir; hiçbir şahsi teşebbüse, hiçbir özgürlüğe sahip olmamaktır. İşte bu yüzden kimsenin, yaşamına/yaşama dokunmaya hakkı yoktur. Yaşamı kendi kendimize vermedik. Bu durumdan çıkmaya hakkımız ve gücümüz olabilir mi? Yaşamın bizatihi özü, çözülemez bir bağdır. Dolayısıyla bütün güçlerimizi meşgul eden ve bizi görmeye, yürümeye vs. kabiliyetli kılan devamlı bir kendilik deneyimi söz konusudur. Ancak bu radikal güç karşında güçsüz kalırız. ... 'Hayattayım' ifadesi yaşamın beni katettiği anlamına gelir ve asıl gizem budur."

"Tıpkı mistik Meister Eckhart'ın dediği gibi yaşam o kadar güzeldir ki niçin yaşadığımızı bilmesek de yaşamak isteriz. Elbette nihayetinde tüm insan davranışlarını temellendiren şey yaşam sevincidir. Kendinde en büyük gücü, mesela sevginin gücünü taşıdığı için yaşamın, bizzat kendisinin ürettiği ekonomi, politika gibi kendisini ezip geçmek isteyen güçlere karşı, her zaman galip geleceğine inanıyorum. Bugün her yerde tehdit arz eden esas tehlike, tek tehlike ise yaşamın kendine güvenini kaybetmesidir; kültürün ve ruhsallığın ortadan kaybolmasıdır; bireyin umutsuzluğa teslim olması ve nihayetinde kendine karşı dönmesidir..."

  • Açıklama
    • Henry, Yaşam ve Felsefe: Söyleşiler'de kendi kendini duyan ve kendi kendini etkileyen yaşamın sonsuz ve eşsiz gücü üzerine harika bir diyaloga girişiyor. Her zaman kendine yeten ve fazlasını üreten eşsiz ve olumlu bir yaşam anlayışını sunuyor. Bir Ten Arkeolojisi olarak anlattığı felsefesinin güzergahını çizerken, Batı Felsefesinde eşine hiç rastlanmayan türden, bilgiyle açıklanamayacak bir yaşam duygusunun izini sürüyor ve felsefesini bu öz-duygu üzerine nasıl inşa ettiğini açıklıyor.

      "Yaşam neden kutsaldır? Çünkü yaşam bilgisi, bir ayrıma dayanan özne-nesne bilgisinden tamamıyla farklı, mutlak bir bilgi değildir yalnızca, aynı zamanda hiçbir tahakküm içermeyen bir bilgidir. Yaşam kendisine karşı edilgenliğiyle karakterize edilir. Doğdum, kendimi yaratmadım, kesinlikle sorumlusu olmadığım bir olaya bağlı olarak yaşamdayım. Bu durum yaşamın özünü karakterize eder ve nitekim yaşamın her ânında yeniden meydana getirilir. Yaşamım kendine göre hepten edilgendir. Kendiyle ilişkisinde yaşam kendini deneyimler. Kendi kendini tecrübe etmek kendi karşısında hepten edilgen olmak demektir; hiçbir şahsi teşebbüse, hiçbir özgürlüğe sahip olmamaktır. İşte bu yüzden kimsenin, yaşamına/yaşama dokunmaya hakkı yoktur. Yaşamı kendi kendimize vermedik. Bu durumdan çıkmaya hakkımız ve gücümüz olabilir mi? Yaşamın bizatihi özü, çözülemez bir bağdır. Dolayısıyla bütün güçlerimizi meşgul eden ve bizi görmeye, yürümeye vs. kabiliyetli kılan devamlı bir kendilik deneyimi söz konusudur. Ancak bu radikal güç karşında güçsüz kalırız. ... 'Hayattayım' ifadesi yaşamın beni katettiği anlamına gelir ve asıl gizem budur."

      "Tıpkı mistik Meister Eckhart'ın dediği gibi yaşam o kadar güzeldir ki niçin yaşadığımızı bilmesek de yaşamak isteriz. Elbette nihayetinde tüm insan davranışlarını temellendiren şey yaşam sevincidir. Kendinde en büyük gücü, mesela sevginin gücünü taşıdığı için yaşamın, bizzat kendisinin ürettiği ekonomi, politika gibi kendisini ezip geçmek isteyen güçlere karşı, her zaman galip geleceğine inanıyorum. Bugün her yerde tehdit arz eden esas tehlike, tek tehlike ise yaşamın kendine güvenini kaybetmesidir; kültürün ve ruhsallığın ortadan kaybolmasıdır; bireyin umutsuzluğa teslim olması ve nihayetinde kendine karşı dönmesidir..."

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat