Ömrüme Hüzün Yağdı Hasan Murat
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786053075578
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
174
Basım Yeri
Ankara
Basım Tarihi
2017-02
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Ömrüme Hüzün Yağdı

Yazar: Hasan Murat
Yayınevi : Yargı Yayınları
12,15TL
Satışta değil
9786053075578
711891
Ömrüme Hüzün Yağdı
Ömrüme Hüzün Yağdı
12.15

Göz kapaklarının ağırlaştığını hissediyor, buna rağmen elindeki kitabı bırakmak istemiyordu.
Bir sayfa daha okusa ne olurdu ki sanki? Romandaki kız, sevdiği erkeğe yalvarmaktaydı bırakıp gitmemesi için.
Onsuz yaşayamayacağını söylüyordu çaresizce. “Gitme,” diyordu, “gidişini kaldıramam, sensizliği taşımak kolay değil.

Yapabiliriz, mutlu olmayı başarabiliriz.” diye çırpınıyordu. Sevdiği erkeği geçmişte yaşanan güzel günlere, kurulan hayallere götürmek için verdiği mücadelede başarıp başaramayacağına olan merakı Meryem'i oldukça heyecanlandırmıştı.
Demek ki hayat gidenler ve gidenlere gitme diye yalvaranların oluşturduğu bir zaman diliminden ibaretti.
Kendisi hiçbir zaman giden olmamıştı, üstelik gidenlere gitme diyecek fırsatı bile bulamamıştı.

Meryem hayatındakilerin gidişlerini bile görememişti. Keşke görseydim, belki onları durdurabilirdim diye garip bir iç çekişten sonra gözlerini ahşabı eskiyen pencereden dışarıya çevirdi.
Gökyüzünü kaplayan sayısız yıldızın içinde kendi yıldızını aradı.

Meryem'in uykusuz gecelerinde kendisine gülümseyen bir yıldızı vardı.

Diğer yıldızların aksine soluk ve çok zor seçilen bir parlaklığı olan bu yıldızı nedense kendisine çok yakın hissetmekteydi.
Gökyüzü çok berraktı bu gece.
Meryem bir süre bakındıktan sonra yıldızını göremeyeceğine dair bir endişe hissetti yüreğinde.
Bu kadar fazla ve parlak yıldızın arasında bu soluk ve halsiz yıldızı görmesine imkân yoktu.

Nemlenen gözleriyle daha bir dikkatle aramaya başladı. Yoksa o da mı bırakıp gitmişti, başka diyarlara giderek kendisini daha fazla parlak hissedeceği bir yer mi bulmuştu kendisine? Meryem, okuduğu romandaki kızın yalvarışları gibi ürkek bir şekilde yıldızına seslendi:

— Gitme… Sen de gitme!

  • Açıklama
    • Göz kapaklarının ağırlaştığını hissediyor, buna rağmen elindeki kitabı bırakmak istemiyordu.
      Bir sayfa daha okusa ne olurdu ki sanki? Romandaki kız, sevdiği erkeğe yalvarmaktaydı bırakıp gitmemesi için.
      Onsuz yaşayamayacağını söylüyordu çaresizce. “Gitme,” diyordu, “gidişini kaldıramam, sensizliği taşımak kolay değil.

      Yapabiliriz, mutlu olmayı başarabiliriz.” diye çırpınıyordu. Sevdiği erkeği geçmişte yaşanan güzel günlere, kurulan hayallere götürmek için verdiği mücadelede başarıp başaramayacağına olan merakı Meryem'i oldukça heyecanlandırmıştı.
      Demek ki hayat gidenler ve gidenlere gitme diye yalvaranların oluşturduğu bir zaman diliminden ibaretti.
      Kendisi hiçbir zaman giden olmamıştı, üstelik gidenlere gitme diyecek fırsatı bile bulamamıştı.

      Meryem hayatındakilerin gidişlerini bile görememişti. Keşke görseydim, belki onları durdurabilirdim diye garip bir iç çekişten sonra gözlerini ahşabı eskiyen pencereden dışarıya çevirdi.
      Gökyüzünü kaplayan sayısız yıldızın içinde kendi yıldızını aradı.

      Meryem'in uykusuz gecelerinde kendisine gülümseyen bir yıldızı vardı.

      Diğer yıldızların aksine soluk ve çok zor seçilen bir parlaklığı olan bu yıldızı nedense kendisine çok yakın hissetmekteydi.
      Gökyüzü çok berraktı bu gece.
      Meryem bir süre bakındıktan sonra yıldızını göremeyeceğine dair bir endişe hissetti yüreğinde.
      Bu kadar fazla ve parlak yıldızın arasında bu soluk ve halsiz yıldızı görmesine imkân yoktu.

      Nemlenen gözleriyle daha bir dikkatle aramaya başladı. Yoksa o da mı bırakıp gitmişti, başka diyarlara giderek kendisini daha fazla parlak hissedeceği bir yer mi bulmuştu kendisine? Meryem, okuduğu romandaki kızın yalvarışları gibi ürkek bir şekilde yıldızına seslendi:

      — Gitme… Sen de gitme!

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat