%25
Michel Foucault'da İktidar ve Direnme Odakları %15 indirimli Ali Akay
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786059328111
Boyut
14.00x21.00
Sayfa Sayısı
208
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2016-05
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Michel Foucault'da İktidar ve Direnme Odakları

Yazar: Ali Akay
48,00TL
36,00TL
%25
Satışta değil
9786059328111
635407
Michel Foucault'da İktidar ve Direnme Odakları
Michel Foucault'da İktidar ve Direnme Odakları
36.00

“Bu kitabın hazırlanışı sırasında herkesin ilgi odaklarının farklı olacağı düşüncesinden, Foucault' nun kitaplarındaki üç eksenden, Bilgi (gerçek), İktidar (siyaset), Zevk (öznellik) eksenlerinden yola çıktım. Kitaplarını bu eksenlerin ağırlığında okudum. Okumam sırasında Gilles Deleuze'ün Foucault üzerine yazılarından ve konuşmalarından faydalandım. Bu anlamda Foucault okuyuşumda Gilles Deleuze'ün etkisi belirgin bir biçimde gözükmektedir. Bir yandan Foucault'nun bir felsefeci olduğunu ve bu açıdan Batı metafizik tarihi ile Heidegger gibi bir hesaplaşmaya girdiğini göstermeye çalıştım. Foucault; epistemelerdeki kopuşlar, süreksizlikler üzerine bir tarih anlayışını ortaya koymuştur. Nietzsche'den kaynaklanan insanın ölümü teması üzerine odaklanmıştır. Foucault'nun feminizm ve postmodernlik ile ilişkisinin kurulmaya çalışıldığı kitap ve metinlerin tersine onun postmodern söylem ile alakalı olmadığını göstermek istedim. Bu nedenle daha çok onun modernliğinden bahsetmeyi yeğledim.

Hayatın basitliğinin iktidar tarafından alınması: Hıristiyanlık bunu bir bakıma itiraf mekanizmasında yapmıştı. Hıristiyan Batı herkesi konuşturmasını bilen, herkese tuhaf roller yükleyen, her şeyi söyleten ve sonra da bunları silebilen, bir mırıltıda bütün suçları ağızdan alabilen ve hiçbir mırıltının ondan kaçamadığı, kendi kendine yaşama gücünü sürdüren bir iktidar mekanizması yarattı. Ama Foucault'ya göre, 17. yüzyıldan itibaren bu mekanizma başka bir mekanizma tarafından sarıldı ve bu ikincisi birincisini solladı. Bu, “dinî olmayan, laik yöneticiler” mekanizmasıdır. Görülen hedef aslında aynıdır. Direnme Odaklarının İktidar Odakları tarafından yatırım altına alınması: Günlük söylemin, önemi olmayan kuraldışılıkların ve düzensizliklerin günlük söyleme katılmış olmasıdır bu. İtiraf artık yoktur, ama şikayet edip gösterme mekanizması gelişmiştir, anketler yapılır; itiraflar yok olmuştur ama halk arasında hafiyelik, hoyratlık başlamıştır. Birbirlerini ele veren bir halk vardır artık. Demokrasi bu tip güç ilişkileri üzerine oturtulmak istenmiştir.”

  • Açıklama
    • “Bu kitabın hazırlanışı sırasında herkesin ilgi odaklarının farklı olacağı düşüncesinden, Foucault' nun kitaplarındaki üç eksenden, Bilgi (gerçek), İktidar (siyaset), Zevk (öznellik) eksenlerinden yola çıktım. Kitaplarını bu eksenlerin ağırlığında okudum. Okumam sırasında Gilles Deleuze'ün Foucault üzerine yazılarından ve konuşmalarından faydalandım. Bu anlamda Foucault okuyuşumda Gilles Deleuze'ün etkisi belirgin bir biçimde gözükmektedir. Bir yandan Foucault'nun bir felsefeci olduğunu ve bu açıdan Batı metafizik tarihi ile Heidegger gibi bir hesaplaşmaya girdiğini göstermeye çalıştım. Foucault; epistemelerdeki kopuşlar, süreksizlikler üzerine bir tarih anlayışını ortaya koymuştur. Nietzsche'den kaynaklanan insanın ölümü teması üzerine odaklanmıştır. Foucault'nun feminizm ve postmodernlik ile ilişkisinin kurulmaya çalışıldığı kitap ve metinlerin tersine onun postmodern söylem ile alakalı olmadığını göstermek istedim. Bu nedenle daha çok onun modernliğinden bahsetmeyi yeğledim.

      Hayatın basitliğinin iktidar tarafından alınması: Hıristiyanlık bunu bir bakıma itiraf mekanizmasında yapmıştı. Hıristiyan Batı herkesi konuşturmasını bilen, herkese tuhaf roller yükleyen, her şeyi söyleten ve sonra da bunları silebilen, bir mırıltıda bütün suçları ağızdan alabilen ve hiçbir mırıltının ondan kaçamadığı, kendi kendine yaşama gücünü sürdüren bir iktidar mekanizması yarattı. Ama Foucault'ya göre, 17. yüzyıldan itibaren bu mekanizma başka bir mekanizma tarafından sarıldı ve bu ikincisi birincisini solladı. Bu, “dinî olmayan, laik yöneticiler” mekanizmasıdır. Görülen hedef aslında aynıdır. Direnme Odaklarının İktidar Odakları tarafından yatırım altına alınması: Günlük söylemin, önemi olmayan kuraldışılıkların ve düzensizliklerin günlük söyleme katılmış olmasıdır bu. İtiraf artık yoktur, ama şikayet edip gösterme mekanizması gelişmiştir, anketler yapılır; itiraflar yok olmuştur ama halk arasında hafiyelik, hoyratlık başlamıştır. Birbirlerini ele veren bir halk vardır artık. Demokrasi bu tip güç ilişkileri üzerine oturtulmak istenmiştir.”

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat