%20
Metafor Olarak Mimari Kojin Karatani
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789753425513
Boyut
13.00x19.50
Sayfa Sayısı
216
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
5
Basım Tarihi
2021-07
Çeviren
Barış Yıldırım
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
Architecture as Metaphor

Metafor Olarak MimariDil, Sayı, Para

Yayınevi : Metis Yayınları
48,00TL
38,40TL
%20
Satışta değil
9789753425513
396599
Metafor Olarak Mimari
Metafor Olarak Mimari Dil, Sayı, Para
38.40

Adından da anlaşılabileceği gibi klasik disiplinlerden hiçbirine kolaylıkla yerleştirilemeyecek bir kitap. Evet, bildiğiniz mimari var kitapta, ama dilbilim, matematik ve iktisat da, hatta Platon'dan Kant'a, Marx'tan Wittgenstein'a zevkli bir felsefe turu da var. Kitabın temel kavramı "mimari irade". Batı'nın düşünce geleneğine uzak bir ülkeden, bu tür bir iradenin olmadığını söylediği Japonya'dan bakan Karatani, Batı geleneğinin temelinde, Platon'un "oluş" karşısında "yapma"yı kararsızlığı ve belirsizliği bertaraf edecek bir "yapı" oluşturma girişimini öne çıkarışını görüyor. Batı felsefesinin tarihi boyunca mimari kökenli mecazların saplantı derecesinde tekrarlanışını, kaotik görülen bir "oluş" içinde düzeni ve yapıyı yeniden kurmaya yönelik "akıldışı" bir seçimin sonucu olarak görüyor. Bu bakımdan yapıbozumculuğa dahil edilebilir Karatani'nin çalışması. Ne var ki o burada kalmaktansa, kendini Kant'ın başlattığı ve Marx'la Wittgenstein'ın da bambaşka biçimlerde sürdürdüğü eleştiri geleneği içine yerleştiriyor. Çünkü kurma ve inşa etme iradesini bir yanıyla da olumluyor Karatani. Romantikler gibi "oluş"u olumlayarak çıkmaktan yana değil yapma'nın karşısına -zaten oluşun da kaotik bir şey olmadığını, saptanabilir bir biçimi olduğunu ileri sürüyor. Karatani'ye göre mimari yapma, kurma, inşa etme hiçbir zaman bir idea olarak tasarımın gerçekleştirilmesinden ibaret değil, "yapanın kontrolünü aşan bir yapış ya da oluş olması anlamında kusursuz bir olay." Son derece pratik, hayata, günümüz dünyasına yönelik bir saptamadır bu: Bizimle aynı ortak kuralları paylaşmayan öteki ile, ötekilerle kurulabilecek muhtemel ilişkilerden bağımsız, tekbenci ya da saf bir tasarımın dolayısıyla yapının ya da sistemin de mümkün olmadığını söylemektedir.

  • Açıklama
    • Adından da anlaşılabileceği gibi klasik disiplinlerden hiçbirine kolaylıkla yerleştirilemeyecek bir kitap. Evet, bildiğiniz mimari var kitapta, ama dilbilim, matematik ve iktisat da, hatta Platon'dan Kant'a, Marx'tan Wittgenstein'a zevkli bir felsefe turu da var. Kitabın temel kavramı "mimari irade". Batı'nın düşünce geleneğine uzak bir ülkeden, bu tür bir iradenin olmadığını söylediği Japonya'dan bakan Karatani, Batı geleneğinin temelinde, Platon'un "oluş" karşısında "yapma"yı kararsızlığı ve belirsizliği bertaraf edecek bir "yapı" oluşturma girişimini öne çıkarışını görüyor. Batı felsefesinin tarihi boyunca mimari kökenli mecazların saplantı derecesinde tekrarlanışını, kaotik görülen bir "oluş" içinde düzeni ve yapıyı yeniden kurmaya yönelik "akıldışı" bir seçimin sonucu olarak görüyor. Bu bakımdan yapıbozumculuğa dahil edilebilir Karatani'nin çalışması. Ne var ki o burada kalmaktansa, kendini Kant'ın başlattığı ve Marx'la Wittgenstein'ın da bambaşka biçimlerde sürdürdüğü eleştiri geleneği içine yerleştiriyor. Çünkü kurma ve inşa etme iradesini bir yanıyla da olumluyor Karatani. Romantikler gibi "oluş"u olumlayarak çıkmaktan yana değil yapma'nın karşısına -zaten oluşun da kaotik bir şey olmadığını, saptanabilir bir biçimi olduğunu ileri sürüyor. Karatani'ye göre mimari yapma, kurma, inşa etme hiçbir zaman bir idea olarak tasarımın gerçekleştirilmesinden ibaret değil, "yapanın kontrolünü aşan bir yapış ya da oluş olması anlamında kusursuz bir olay." Son derece pratik, hayata, günümüz dünyasına yönelik bir saptamadır bu: Bizimle aynı ortak kuralları paylaşmayan öteki ile, ötekilerle kurulabilecek muhtemel ilişkilerden bağımsız, tekbenci ya da saf bir tasarımın dolayısıyla yapının ya da sistemin de mümkün olmadığını söylemektedir.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat