%30
Sınırları Yoklamak Necdet Subaşı
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789754376135
Boyut
12.00x19.50
Sayfa Sayısı
178
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2007
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Sınırları Yoklamak Din Sosyolojisi OkumalarıDin Sosyolojisi Okumaları

Yayınevi : Ötüken Neşriyat
40,00TL
28,00TL
%30
Satışta değil
9789754376135
411038
Sınırları Yoklamak Din Sosyolojisi Okumaları
Sınırları Yoklamak Din Sosyolojisi Okumaları Din Sosyolojisi Okumaları
28.00

"Popüler Türk aydını üç temel özelliğiyle entelektüel açıdan tartışılıp sorgulanır, bu özellikleri onu sahici bir dünyadan uzaklaştırıp/ayrıştırır. Esasen bu niteliklere mesafe koyan, ya da bu sıyrılmayı başaran aydınları da söz konusu kategori içine hapsetmek gereksizdir. Aydınlarımız muğlâktır, çünkü kapalı ve adeta kilitlidirler. Zor anlaşılır ve karışıktırlar. Söylediklerinin çoğu belirsizliğe mahkûmdur, içeriği kuşkuya yol açar, anlaşılmazlık bariz karakterleridir. Ancak bu belirsizlik onları mutlu eder. Müsteardırlar, çünkü duruşları iğretidir, sahici değildir. Kendi adlarıyla varolmazlar, rolleri ısmarlama ve emanettir. Bu rollerinden nasıl ve ne zaman ya da hangi koşullar eşliğinde vazgeçecekleri, yeni rollere nasıl adapte olacakları merak konusudur. Kendilerine ait olmayan bir roller kümesi kullanılır; bu roller aidiyeti, cemaati, aşinalığı gündeme getirir. Sonuçta muğlâk ve müstear olmak, aydını mürtet yapmaya yeter. Toplumun genel geçer dünyasıyla sadece dil ya da kimlik açısından kopmaz, onun istikametinden de kendini koparmayı başarır. Mürtettir, çünkü o, artık "yol"dan çıkmıştır. İrtidat, aydın olmanın neredeyse temel bir koşulu olur. Zaten bütün bu özellikleriyle onun inat ve gücü, ancak mürtet olmaya yetecektir. Toplumsala sirayet eden epistemolojik bunalım aydınları yorar..."

  • Açıklama
    • "Popüler Türk aydını üç temel özelliğiyle entelektüel açıdan tartışılıp sorgulanır, bu özellikleri onu sahici bir dünyadan uzaklaştırıp/ayrıştırır. Esasen bu niteliklere mesafe koyan, ya da bu sıyrılmayı başaran aydınları da söz konusu kategori içine hapsetmek gereksizdir. Aydınlarımız muğlâktır, çünkü kapalı ve adeta kilitlidirler. Zor anlaşılır ve karışıktırlar. Söylediklerinin çoğu belirsizliğe mahkûmdur, içeriği kuşkuya yol açar, anlaşılmazlık bariz karakterleridir. Ancak bu belirsizlik onları mutlu eder. Müsteardırlar, çünkü duruşları iğretidir, sahici değildir. Kendi adlarıyla varolmazlar, rolleri ısmarlama ve emanettir. Bu rollerinden nasıl ve ne zaman ya da hangi koşullar eşliğinde vazgeçecekleri, yeni rollere nasıl adapte olacakları merak konusudur. Kendilerine ait olmayan bir roller kümesi kullanılır; bu roller aidiyeti, cemaati, aşinalığı gündeme getirir. Sonuçta muğlâk ve müstear olmak, aydını mürtet yapmaya yeter. Toplumun genel geçer dünyasıyla sadece dil ya da kimlik açısından kopmaz, onun istikametinden de kendini koparmayı başarır. Mürtettir, çünkü o, artık "yol"dan çıkmıştır. İrtidat, aydın olmanın neredeyse temel bir koşulu olur. Zaten bütün bu özellikleriyle onun inat ve gücü, ancak mürtet olmaya yetecektir. Toplumsala sirayet eden epistemolojik bunalım aydınları yorar..."

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat