%35
Osmanlılar 3 - Kılıç ve Kırbaç Murat Tuncel
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786056972058
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
570
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
2020-05
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

Kılıç ve Kırbaç - Osmanlılar 3

40,00TL
26,00TL
%35
Satışta değil
9786056972058
832570
Kılıç ve Kırbaç - Osmanlılar 3
Kılıç ve Kırbaç - Osmanlılar 3
26.00

Herkesin efendisi olan zamanın rüzgârı çok sert esiyordu. Batıda fırtınadan atıyla zaferden zafere koşan halifenin sultanlık payesi verdiği Tanrı'nın kılıcı Yıldırım Bayezid, doğuda Delhi'den Saray'a, Herat'tan Sivas'a kadar tüm kaleleri yerle bir ederek kasırgadan atıyla gelen Tanrı'nın kırbacı Sahipkıran Emir Timur vardı. Bu iki güçlü liderin eninde sonunda karşılaşmaları kaçınılmazdı. O gün gelip Çubuk-abad'da karşılaştıklarında gökyüzü yeryüzüne kapandı. Murat Tuncel, Osmanlılar üst başlıklı seri romanlarının üçüncüsü olan bu romanında bizi işte o ikinci Nuh tufanı günleri ve tarihin başka uçurumlarında gezindiriyor.

“Emir Timur, mancınıklarla fırlattırmak için yığdırdığı kesik baş kulelerine bakarken iştahı kapanan Bayezid'e öfkeyle baktı. Dudaklarını ısırarak öfkesini yatıştırdı. Karşısındaki tanrının kılıcı olmasaydı başı gövdesinden çoktan ayrılırdı elbette,”Yazıcı Arapşah.Mehmet Çelebi, “Bilirim Yakup Bey. Sizin gibi Anatolia'daki tüm beylerimizin dileği budur. Karamanoğulları da, Çandarlılar da, Germiyanoğlu Yakub Bey de bizimledir. Lakin Trakium'a gitmesine yardımcı olduğumuz Musa Çelebi bize verdiği sözlerinin hepsini ve aklın üstünlüğünü unutmuş görünüyor.”

İmparator İkinci Manuel, elindeki Thucydidis'in tarihini yerine koyarken Europides'in Troyalı Kadınlar adlı piyesinin el yazmasını aldı. Açılan sayfadaki birkaç cümleyi okuyunca “Ah” dedi. Oğluna bakarak eski Rumca'yla yazılmış paragrafı, “Bak burada Euripides Troyalı Hekabe'yi konuşturmuş. Hekabe yüreğini kasıp kavuran acısını dile getirmek için,“ Yurtsuzum çocuklarım. Hatta çocuklarımsızım. Bakın atalarımın kalesi ağlıyor. Yalnız ölüm unutur acıyı. Çünkü, gözyaşı yoktur ölümün...” diye açıkladı.

  • Açıklama
    • Herkesin efendisi olan zamanın rüzgârı çok sert esiyordu. Batıda fırtınadan atıyla zaferden zafere koşan halifenin sultanlık payesi verdiği Tanrı'nın kılıcı Yıldırım Bayezid, doğuda Delhi'den Saray'a, Herat'tan Sivas'a kadar tüm kaleleri yerle bir ederek kasırgadan atıyla gelen Tanrı'nın kırbacı Sahipkıran Emir Timur vardı. Bu iki güçlü liderin eninde sonunda karşılaşmaları kaçınılmazdı. O gün gelip Çubuk-abad'da karşılaştıklarında gökyüzü yeryüzüne kapandı. Murat Tuncel, Osmanlılar üst başlıklı seri romanlarının üçüncüsü olan bu romanında bizi işte o ikinci Nuh tufanı günleri ve tarihin başka uçurumlarında gezindiriyor.

      “Emir Timur, mancınıklarla fırlattırmak için yığdırdığı kesik baş kulelerine bakarken iştahı kapanan Bayezid'e öfkeyle baktı. Dudaklarını ısırarak öfkesini yatıştırdı. Karşısındaki tanrının kılıcı olmasaydı başı gövdesinden çoktan ayrılırdı elbette,”Yazıcı Arapşah.Mehmet Çelebi, “Bilirim Yakup Bey. Sizin gibi Anatolia'daki tüm beylerimizin dileği budur. Karamanoğulları da, Çandarlılar da, Germiyanoğlu Yakub Bey de bizimledir. Lakin Trakium'a gitmesine yardımcı olduğumuz Musa Çelebi bize verdiği sözlerinin hepsini ve aklın üstünlüğünü unutmuş görünüyor.”

      İmparator İkinci Manuel, elindeki Thucydidis'in tarihini yerine koyarken Europides'in Troyalı Kadınlar adlı piyesinin el yazmasını aldı. Açılan sayfadaki birkaç cümleyi okuyunca “Ah” dedi. Oğluna bakarak eski Rumca'yla yazılmış paragrafı, “Bak burada Euripides Troyalı Hekabe'yi konuşturmuş. Hekabe yüreğini kasıp kavuran acısını dile getirmek için,“ Yurtsuzum çocuklarım. Hatta çocuklarımsızım. Bakın atalarımın kalesi ağlıyor. Yalnız ölüm unutur acıyı. Çünkü, gözyaşı yoktur ölümün...” diye açıkladı.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat