%39
İbn-i Sînâ Yasemin Bülbül
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051805764
Boyut
13.50x21.00
Sayfa Sayısı
453
Baskı
1
Basım Tarihi
2017-01
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe

İbn-i Sina - AvicennaAvicenna

Yayınevi : Gece Kitaplığı
42,46TL
25,48TL
%39
Satışta değil
9786051805764
659400
İbn-i Sina - Avicenna
İbn-i Sina - Avicenna Avicenna
25.48

Kıvrım kıvrımdır Zerefşan, sessiz sedâsız akıp giderken bereket bırakır ardında. Bir yanında Amuderya, bir yanında Sırderya, o ise ortalarında; çırpınıp durur kavuşmak için sevdalısına. Bütün nehirlerin tek sevdalısı denizken, onunki çöllerin susuz kumudur. Cennete çevirmeyi dilerken koca çölü, çaresizce yutulup yok olur sarı çölün kızgın kumları arasında. Sevdalısının kollarında eriyip onunla tek beden olmak için yanıp tutuşan genç bir kızın hasreti vardır onda. Her damlası özlem, her damlası aşk, her damlası şehvet olup aşarken dağları, ovaları; kendinden geçerek çağıldar da çağıldar. Onun sesine kulak veren âşıklar; kavuşamadıkları, hasret kaldıkları sevdalılarının “bana gel” diyen sesini onun çağıltısında duyar. Kimi de takılıp bu sesin peşine, mecnun olup onunla birlikte dağ bayır demeden aşar.

Asidir Zerefşan; ne güneyindeki Kaşkaderya'ya benzer, ne de kuzeyindeki Aral'a. Kendi başına buyruk bir tay gibidir; yola gelmez, zapt edilemez. Coştu mu dur durak bilmez, alıp götürür önüne ne çıkarsa ama gönlü hoşsa huşu ile salınır durur yatağında.

  • Açıklama
    • Kıvrım kıvrımdır Zerefşan, sessiz sedâsız akıp giderken bereket bırakır ardında. Bir yanında Amuderya, bir yanında Sırderya, o ise ortalarında; çırpınıp durur kavuşmak için sevdalısına. Bütün nehirlerin tek sevdalısı denizken, onunki çöllerin susuz kumudur. Cennete çevirmeyi dilerken koca çölü, çaresizce yutulup yok olur sarı çölün kızgın kumları arasında. Sevdalısının kollarında eriyip onunla tek beden olmak için yanıp tutuşan genç bir kızın hasreti vardır onda. Her damlası özlem, her damlası aşk, her damlası şehvet olup aşarken dağları, ovaları; kendinden geçerek çağıldar da çağıldar. Onun sesine kulak veren âşıklar; kavuşamadıkları, hasret kaldıkları sevdalılarının “bana gel” diyen sesini onun çağıltısında duyar. Kimi de takılıp bu sesin peşine, mecnun olup onunla birlikte dağ bayır demeden aşar.

      Asidir Zerefşan; ne güneyindeki Kaşkaderya'ya benzer, ne de kuzeyindeki Aral'a. Kendi başına buyruk bir tay gibidir; yola gelmez, zapt edilemez. Coştu mu dur durak bilmez, alıp götürür önüne ne çıkarsa ama gönlü hoşsa huşu ile salınır durur yatağında.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat