Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9789753880787
Boyut
13.50x19.50
Sayfa Sayısı
123
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
1
Basım Tarihi
1995
Çeviren
Taylan Altuğ
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Orijinal Adı
La Philosophie Critique de Kant

Kant'ın Eleştirel FelsefesiYetiler Öğretisi

Yayınevi : Payel Yayınları
12,04TL
Satışta değil
9789753880787
375557
Kant'ın Eleştirel Felsefesi
Kant'ın Eleştirel Felsefesi Yetiler Öğretisi
12.04
Modern felsefenin çatallanan yolları, eninde sonunda Kant'a çıkar. Kant'ın açık uçlu felsefi dizgesi, yalnızca modern düşüncenin önüne çıkan sorunların çözümü bakımından değil; fakat aynı zamanda çözüm üretebilecek yeni düşünme üslupları yaratmak açısından da "kaynak"tır. Königsberg'in büyük Çinlisi Immanuel Kant ile göçebe dürtülerin Parisli sanatçısı Gilles Deleuze'ü karşı karşıya getiren bu kitap, çatallı yollardan birinde cereyan eden emsalsiz bir "düello"ya tanıklık ediyor. Kant'ın düşünsel labirentine, aklın işleyiş mekanizmaları ("yetiler öğretisi") çerçevesinde girmeyi amaçlayan Deleuze, hasmının yoğun kavram istifi karşısında büyüye kapılmaktan kendini alamıyor. Fakat Kant'a olan uzaklığını yine de koruyan Deleuze, bu "biçimsel kavram fanatiği"nin, tıpkı modern hayat gibi zengin ve çetrefil "eleştirel bütün"ünü kesif bir ışıklandırma altında zihnimizin önünde getiriyor. Bu açımlamada, "aklın çoğulluğu" altında örgütlenme koşullarını izlediğimiz "farklı" deneyim alanları -doğa, ahlak, estetik, tarih- özgül şekillenmeleri içinde, hep aynı noktayı işaret ediyorlar: nihai amaç olarak insan. Aynı labirente bir başka sapaktan girmeyi deneyen Taylan Altuğ'un önyazısı "Yargı ve Bilinç", "eleştirel bütün"de (ve dolayısıyla insanda) sürüp gidecek ikiliklerin "ilkörneği" olan öznedeki yarılma üzerinde duruyor.
  • Açıklama
    • Modern felsefenin çatallanan yolları, eninde sonunda Kant'a çıkar. Kant'ın açık uçlu felsefi dizgesi, yalnızca modern düşüncenin önüne çıkan sorunların çözümü bakımından değil; fakat aynı zamanda çözüm üretebilecek yeni düşünme üslupları yaratmak açısından da "kaynak"tır. Königsberg'in büyük Çinlisi Immanuel Kant ile göçebe dürtülerin Parisli sanatçısı Gilles Deleuze'ü karşı karşıya getiren bu kitap, çatallı yollardan birinde cereyan eden emsalsiz bir "düello"ya tanıklık ediyor. Kant'ın düşünsel labirentine, aklın işleyiş mekanizmaları ("yetiler öğretisi") çerçevesinde girmeyi amaçlayan Deleuze, hasmının yoğun kavram istifi karşısında büyüye kapılmaktan kendini alamıyor. Fakat Kant'a olan uzaklığını yine de koruyan Deleuze, bu "biçimsel kavram fanatiği"nin, tıpkı modern hayat gibi zengin ve çetrefil "eleştirel bütün"ünü kesif bir ışıklandırma altında zihnimizin önünde getiriyor. Bu açımlamada, "aklın çoğulluğu" altında örgütlenme koşullarını izlediğimiz "farklı" deneyim alanları -doğa, ahlak, estetik, tarih- özgül şekillenmeleri içinde, hep aynı noktayı işaret ediyorlar: nihai amaç olarak insan. Aynı labirente bir başka sapaktan girmeyi deneyen Taylan Altuğ'un önyazısı "Yargı ve Bilinç", "eleştirel bütün"de (ve dolayısıyla insanda) sürüp gidecek ikiliklerin "ilkörneği" olan öznedeki yarılma üzerinde duruyor.
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat