Anka'nın Kanatları %15 indirimli Çağrı Dörter
Teknik Bilgiler
Stok Kodu
9786051482750
Boyut
135-195
Sayfa Sayısı
222
Basım Yeri
İstanbul
Baskı
2
Basım Tarihi
2014-03
Kapak Türü
Karton
Kağıt Türü
2.Hamur
Dili
Türkçe

Anka'nın Kanatları

9,75TL
Satışta değil
9786051482750
543032
Anka'nın Kanatları
Anka'nın Kanatları
9.75
Fırsat vermediler sana sen olman için...
Ve sen, sen olamadın yaşamın boyunca...

Doğduğun yer farklı olsaydı eğer; ailen, inancın, kültürün,
değerlerin ve yaşamın da farklı olacaktı... Şimdiki sen ile ne
benzerliğin olacaktı o zaman? Belki de hiç...

O zaman her gün bu ben dediğin ne? Sonsuz bir uzayda, küçük bir küre üzerinde, kısa bir zaman diliminde yaşayan rastlantısal bir karakter... Kendisi bu kadar rastantısal olan bir karakterin; doğrular, yanlışlar, insanlar ve hayat hakkında yaptığı yorumlar ve vardığı yargılar ne kadar gerçek olabilir ki?

Bir süre sessiz kaldıktan sonra, ağır ağır devam etti: Beşer, evrende uykuya en düşkün varlıktır... Gece gözünü kapar ve uyur... Gündüz gözünü açar ve uyur... Rüya gördüğünü fark etmeyenin ise, o rüyanın içinde savrulmaktan başka şansı yoktur...


Ankanın Kanatları, -tanıdığı herkes gibi- sorgulanmamış yaşamını tüketip, zamanı dolduğunda kendi varlığına ve içinde yaşadığı varoluşa ait hiçbir gerçek cevaba ulaşamadan dünyayı terk edecek bir bireyin; dünyayı ve kendini sorgulamaya başladıktan sonra ona görünür kılınan bir kapıdan içeri girmesiyle başlayan ve tüm varlığını dönüştüren gizemli yolculuğunun anlatımı...

İsimlerin ve cinsiyetlerin açığa vurulmadığı; varoluş, yaşam, ölüm, anlam, dinler, felsefeler, aydınlanma, insan ve hepsinin ardında yatan Hakikat üzerine süren tarifi zor diyalog, okuyucuyu -Mevlana ve Yunus Emrelerin de içinde yoğrulduğu- varlıksal öğretinin kendine has atmosferi içine alarak derinleşirken; zamanı ve mekanı aşkın bu sohbetin cevap makamında oturan ve O olarak geçenin kim veya ne olduğunun keşfi ise, okura bırakılan bir sır olarak kalıyor...
  • Açıklama
    • Fırsat vermediler sana sen olman için...
      Ve sen, sen olamadın yaşamın boyunca...

      Doğduğun yer farklı olsaydı eğer; ailen, inancın, kültürün,
      değerlerin ve yaşamın da farklı olacaktı... Şimdiki sen ile ne
      benzerliğin olacaktı o zaman? Belki de hiç...

      O zaman her gün bu ben dediğin ne? Sonsuz bir uzayda, küçük bir küre üzerinde, kısa bir zaman diliminde yaşayan rastlantısal bir karakter... Kendisi bu kadar rastantısal olan bir karakterin; doğrular, yanlışlar, insanlar ve hayat hakkında yaptığı yorumlar ve vardığı yargılar ne kadar gerçek olabilir ki?

      Bir süre sessiz kaldıktan sonra, ağır ağır devam etti: Beşer, evrende uykuya en düşkün varlıktır... Gece gözünü kapar ve uyur... Gündüz gözünü açar ve uyur... Rüya gördüğünü fark etmeyenin ise, o rüyanın içinde savrulmaktan başka şansı yoktur...


      Ankanın Kanatları, -tanıdığı herkes gibi- sorgulanmamış yaşamını tüketip, zamanı dolduğunda kendi varlığına ve içinde yaşadığı varoluşa ait hiçbir gerçek cevaba ulaşamadan dünyayı terk edecek bir bireyin; dünyayı ve kendini sorgulamaya başladıktan sonra ona görünür kılınan bir kapıdan içeri girmesiyle başlayan ve tüm varlığını dönüştüren gizemli yolculuğunun anlatımı...

      İsimlerin ve cinsiyetlerin açığa vurulmadığı; varoluş, yaşam, ölüm, anlam, dinler, felsefeler, aydınlanma, insan ve hepsinin ardında yatan Hakikat üzerine süren tarifi zor diyalog, okuyucuyu -Mevlana ve Yunus Emrelerin de içinde yoğrulduğu- varlıksal öğretinin kendine has atmosferi içine alarak derinleşirken; zamanı ve mekanı aşkın bu sohbetin cevap makamında oturan ve O olarak geçenin kim veya ne olduğunun keşfi ise, okura bırakılan bir sır olarak kalıyor...
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitaba henüz kimse yorum yapmamıştır.
Kapat